Çeviri Röportaj
33
-Sizce krizin kökeni nedir?
Bu, ilk olarak Ukrayna’nın Rusya ile yakınlaşmasına karşı bir tepki ve AB ile daha fazla yakınlık kurulması yönünde talepleri olan bir hareket olarak yorumlandı. Ancak bundan fazlası var. Sisteme karşı derin bir öfke mevcut.2008 yılından bu yana Ukrayna ciddi bir ekonomik kriz yaşıyor. Dahası dünyada rüşvetin, yolsuzluğun en yaygın olduğu yerlerden biri olan ülkede, hukuk sistemi tamamen keyfiyete dayalı ve hukuk devletinin mevcudiyetinden söz etmek neredeyse imkansız.
Başlarda hareket daha çok pasif bir niteliğe sahipti, festival havası esiyordu. Kasım ayının sonuna doğru güvenlik güçleri ile protestocular arasında ilk şiddet olaylarının cereyan etmesi ile beraber bu hava kaybolmaya başladı. Olayların ardından Ocak ayında parlamento gösterileri bastırmak için bazı yasalar çıkardı ve bu sindirme politikası kitlelerin tepkisine neden oldu. Öncesinde protestoların içerisinde yer almayan insanlar dahi hükümetin benimsediği bu baskıcı, şiddet içerikli tutuma karşı sokaklara döküldü.
Şubat ayında meydana gelen ve seksen küsur kişinin ölümüyle neticelenen olaylar ise bardağı taşıran son damla oldu. Aslında zaten önceki haftalarda iktidar partisi parçalanmaya, devlet başkanı Yankoviç güç kaybetmeye, yalnızlaşmaya başlamıştı. Bunun neticesinde ise parlamento Yankoviç’in görevden azli için oy kullandı.
-Ukrayna, Avrupa ile yakınlaşmak isteyenler ve Rusya ile işbirliğine gidilmesini talep edenler olarak ikiye bölünmüş durumda. Sizce neden böyle bir ayrışma yaşanıyor?
Birçok Ukrayna vatandaşı için Avrupa, devletle vatandaşlar arasındaki ilişkilerin normalleşmesinin, politikanın kurallarının belirginliğinin ve saydamlığının, hukuk devletinin ve işleyen bir adalet sisteminin simgesi, garantisi olma özelliğini taşıyor. Kimlik bakımından ise birçok Ukrayna vatandaşı, özellikle batıdakiler, kendilerini Avrupalı olarak görüyor.
Buna karşın, Rusya ile işbirliğine gitmenin de somut avantajları bulunuyor. Ukrayna ekonomik olarak Moskova’ya oldukça bağlı; ülkenin ihracatının üçte biri Rusya’ya yapılıyor. Ayrıca doğal kaynakların temini, özellikle de Moskova tarafından kendisine düşük fiyattan arz edilen gaz için komşusuna ihtiyacı var. Ek olarak Rusya Ukrayna’ya hiçbir şart öne sürmeksizin 15 milyar dolar yardım vaadinde bulunuyor. Bununla beraber, AB de Ukrayna’ya yardım teklif ediyor ancak krizin kısa ve orta vadede kötüleşmesi ihtimali bulunduğundan iki koşulun gerçekleştirilmesini talep ediyor; köklü finansal reformların gerçekleştirilmesi ve bütçe kısıtlamasına gidilmesi.