TUEMsanat Basım Yayım Dilan Özdemir - Nem | Page 49
NEM
“Bazen ne?”
“Bazen de labirent gibi içine tıkılmış hissediyor bedeninin.
Ruhunun peşine düşüyor. Bulursa ne âlâ. Bulamazsa kalbi acıyor.”
“Benim hiç kalbim acımadı Edip.”
“Kafesinin içinde çırpınan bir kuş düşün kahraman. Ölmesin
diye uğraşırsın. Sen uğraştıkça o korkar, daha bir çırpınır.”
“Kalp kötü şey Edip. Galiba Tanrı yaşarken yorulalım diye
vermiş onu bize.”
“Kalp bir türlü ısıtamadığımız bir oda kahraman.”
“Edip. Masayı kurayım mı?”
“Kurma kahraman. Bütün masaları geçtim. Bütün kadehleri
kırdım. Bütün insanları üzdüm. Bütün benleri yıktım. Gideceğim
ben. Arşınlamadığım bir gök kaldı.”
“Git öyleyse.”
“Sen de gelmek istiyorsun da cesaret edemiyorsun kahraman,
biliyorum.”
“Senden sonra da beni almaya gelenler olacaktır elbet Edip.
Onlarla giderim belki.”
“Onları da kovacağını ikimiz de biliyoruz. Herkes gidecek de
sen burada kalacaksın kahraman. Yazık değil mi sana? Burası hiç
de yaşanabilecek bir yer değil.”
“Sus Edip.”
“Kahraman?”
“Efendim?”
“Kursağında ölememenin imdadı kalacak her gün.”
…
“Geliyor musun?”
…
50