Laoırem: Alev Ueneyıer,
korktuğunu fark etti. Belki bu daha kötüydü. Bir önceki gece yatak
larına yattıklarında her şey yolunda ve güvenli gibi görünüyordu.
Evet, belki de bunların bir anda ellerinden alınması daha kötüydü.
Minho çığlık çığlığa bağıran kadını gösterdi. “Kendilerine öyle
diyorlar. Duymadın mı?”
“Kendilerine ne derslerse desinler, umurumda değü,” dedi Newt.
“Kapıyı kıracak bir şey bulun.”
“Al,” dedi tasa boylu bir çocuk. Duvardan çıkardığı silindir şek
lindeki yangın söndürücüyü taşıyordu; Thomas onu daha önce gör
düğünü hatırlıyordu. Bir kez daha adını bile bilmediği için kendini
suçlu hissetti.
Newt söndürücüyü aldı ve kapı kolunu kırmaya hazırlandı. Thomas olabildiğince yatanda durdu; her ne kadar içinde kötü bir his
Î
olsa da kapının ardında ne olduğunu merak ediyordu.
i
i
Newt yangın söndürücüyü kaldırdı ve pirinç kaplı kola vurdu.
'
Gürültülü bir çatırtıyla ancak üçüncü denemeden sonra metal kapı
- kolu parçalara aynlıp yere düştü. Kapı salonun karanlığını gösterecek
şekilde dışa doğru birkaç santim açıldı.
Newt sessizce durup sanki yer altından uçan iblisler çıkmasını
bekliyormuş gibi boşluktan gözüken karanlığa baktı. Dalgın bir ifa
deyle yangın söndürücüyü, onu bulan çocuğa uzattı. “Hadi gidelim,”
dedi. Thomas, sesinin hafifçe titrediğini sandı.
“Bekleyin,” diye seslendi Tava. “Oraya gitmek istediğimize emin
miyiz? Belki kapının kilitli olmasının bir nedeni vardır.”
Thomas ona katılıyordu; içinde kötü bir his vardı.
Minho, Newt’in yanma gitti; Tava’ya baktı ve sonra bakışlarını
Thomas’a çevirdi. “Başka ne yapacağız? Burada oturup o kaçıkların
içeri girmelerini mi bekleyeceğiz? Hadi ama.”
20