"Tahta bir piç mi geçecek yani?"
"Nedense oğlan Henry Fitzroy olarak vaftiz edilmedi," diye cevapladı George. "Ama kralın oğlu
olarak tanınıyor. Eğer Henry ülkeyi onun için güvenli bir hale getirecek kaBOLEYN KIZI ¦ 17
dar uzun yaşarsa, eğer Seymourlan ve biz Howardlari ikna edebilirse, eğer Wolsey kiliseyi ve
dış güçleri arkasına alırsa... onu kim durdurabilir ki?"
"Küçük bir oğlan çocuğu, üstelik de bir piç," dedi Anne düşünceli düşünceli. "Altı yaşında küçük
bir kız çocuğu, yaşlanan bir kraliçe ve hayatının en parlak döneminde bir kral." Başını kaldırıp
bize baktı, sonra yüzünü sudaki kendi solgun yansımasına çevirdi. "Ne olacak böyle?" diye
sordu. "Bir şey yapılmalı. Ama ne?"
Kardinal Wolsey, kraliçeye bir mesaj gönderip Tövbe Salısında York Place'de, onun evinde
yapılacak maskeli baloya katılmamızı rica etti. Kraliçe benden mektubu okumamı istedi.
Muhteşem bir maskeli balo, Şato Vert isimli bir kale, kaleyi kuşatacak beş şövalyeyle dans
edecek beş hanımefendi kelimelerini okurken sesim titredi. "Ah, Majesteleri..." diye başladım,
sonra susuverdirn.
"Ah, Majesteleri. Evet, ne diyecektin?"
"Acaba gitmeme izin verir miydiniz, diye soracaktım," dedim aciz bir sesle. "Eğlenceyi
seyretmek için."
"Bence daha fazlasını soracaktın, değil mi?" diye sordu gözleri parlayarak.
"Dansçılardan biri olabilir miyim diye soracaktım," diye itiraf ettim. "Kulağa çok hoş geliyor."
"Evet, olabilirsin," dedi. "Kardinal benden kaç hanım istemiş?"
"Beş," dedim alçak sesle. Göz ucuyla Anne'in oturduğu koltukta arkasına yaslanıp bir anlığına
gözlerini yumduğunu gördüm. Ne yaptığını çok iyi biliyordum. Sesi sanki ka18 ¦ Philippa Gregory
famın içinde haykırıyormuş gibi kulaklarımda çınlıyordu: Beni seç! Beni seç! Beni seç!
İşe yaradı. "Bayan Anne Boleyn," dedi kraliçe dikkatle. "Fransa Kraliçesi Mary, Devon Kontesi,
Jane Parker ve sen
Mary."
Anne'le çabucak birbirimize baktık. Komik bir beşli olacaktık. Kralın teyzesi, kralın kardeşi
Kraliçe Maıy ve büyük olasılıkla babalarımız çeyiz konusunda anlaştığı takdirde gelinimiz olacak
mirasçı Jane Parker ve ikimiz.
"Yeşil mi giyeceğiz?" diye sordu Anne.
Kraliçe ona gülümsedi. "Ah, evet, sanırım," dedi. "Mary, Kardinal'e bir mektup yazıp eğlenceye
seve seve katılacağımızı söyler misin? Balo sorumlusunu göndersin de hem kostümümüzü
seçelim, hem de danslarımızı planlayalım."
"Ben yazarım." Anne sandalyesinden fırlayıp mürekkeple kalem kâğıdın hazır durduğu masaya
yürüdü. "Mary'nin yazısı o kadar kötü ki, o yazarsa Kardinal reddettiğimizi düşünür."
Kraliçe güldü. "Ah şu Fransız öğrenciler," dedi şefkatle. "Tamam o zaman, Bayan Boleyn,
K &F