Durakladım. "Keşke kadınlar daha fazla şeye sahip olabilselerdi," diye özlemle iç geçirdim.
"Saray kadını olmak sonsuza dek mutfakta börek pişirilmesini seyretmek gibi bir şey. Bütün o
güzel şeyleri görüyor ama hiçbirine sahip olamıyorsun."
BOLEVN KIZI ¦ 369
"Ya Henry?" dedi aklımı çelmeye çabalamaya devanı ederek. "Senin Henry'nin kralın oğlu
olduğu da gayet iyi biliniyor. Tanrı korusun eğer Anne'in oğlu olmazsa, Henry'nin İngiltere
tahtını talep etme hakkı doğar, Mary. Senin oğlun kralın oğlu ve kralın veliahdı olabilir."
Bu fikir hiç içimi açmadı. Aksine korku dolu gözlerle ağaçlığa, bize yetişmeye çalışırken kendi
bestelediği av şarkılarını mırıldanan minik, sadık oğluma baktım.
"Tanrı korusun," diyebildim. "Tanrı onu korusun."
Sonbahar 1528
Anne hastalığını atlattı. Hever'ın temiz havası onu güçlendirdi. Odasından çıkabildiği
zamanlarda bile yanında durmadım, hastalığı çocuklarıma taşımaktan çok korkuyordum.
Korkularımla dalga geçse de, sesi kinayeliydi. Kral saraydan kaçtığı için kendini aldatılmış
hissediyordu, yazı Kraliçe Katherine ve Prenses Mary'yle geçiriyor olduğu için de ölesiye
alınmıştı.
-•
Anne havalar serinler serinlemez ve veba salgını geçer geçmez kralı bulmaya kararlıydı. Bense
onun tahta oturma telaşı arasında kaynayıp unutulmayı umut ediyordum.
"Benimle geri dönmen lazım," dedi Anne açıkça.
Şatonun hendeğinin yanında, o en sevdiğimiz banktaydık. Anne taş banka oturmuş, George
onun yanına çimenlere uzanmıştı. Bense çimene oturup sırtımı banka yaslamış, çocuklarımın
coşkuyla suda ayaklarını çırpışını izliyordum. Bendin olduğu yer sığdı ama yine de gözlerimi
onlardan ayıramıyordum.
"Mary!" Anne'in sesi bu kez sertti.
"Seni duydum," dedim başımı çevirmeden.
"Bana bak!"
BOLEYN KIZI "371
Başımı kaldırıp ona baktım.
"Benimle geri gelmen lazım, sen olmadan başaramam." "Neden anlamıyo-"
"Ben anlıyorum," dedi George. "Güvenebileceği bir yatak arkadaşına ihtiyacı var. Yatak
odasının kapısını kapattığında ağladığını kimsenin kraliçeye yetiştirmeyeceğinden, öfkeden
köpürdüğünü kimsenin Henry'ye anlatmayacağından emin olmalı. Yaşamının her gününü rol
yaparak geçiriyor, yolculuğunda ona eşlik edecek birilerine ihtiyacı var. Yanında tanıdığı, onu
tanıyan birilerine ihtiyacı var. Her şey toptan sahte olamaz."
"Doğru," dedi Anne. "Nereden bildin?" "Çünkü Francis Weston benim dostum," dedi George
açık sözlülükle. "Yanımda kardeşim, kocam ya da oğlum olmayan birine ihtiyacım var."
"Ya da sevgilin olmayan," diye hatırlattım. Başını iki yana salladı. "Sadece dost. Ama Anne'in
sana nasıl ihtiyacı olduğunu biliyorum çünkü aynı şekilde benim de ona ihtiyacım var."
"Benim de çocuklarıma ihtiyacım var," dedim vazgeçmeyerek. "Ve Anne bensiz gayet iyi
beceriyor."
"Senden ablan olarak rica ediyorum." 6W2F