Test Drive | Page 88

piĢman. Ayık kafaylayken kimseyle böyle konuĢmazdı. Ama yine de hâlâ içinden Fitzjames'in biraz daha brendi ikram etmesini istiyor. Ya da viski. "Furyve Hecla ne zaman buzdan kurtuldu?" diye soruyor Fitzjames. "Ertesi yaz, yirmi Temmuzda," diye yanıt veriyor Crozier. "Ama sanırım hikâyenin gerisini biliyorsun." "Fury'nin kaybedildiğini biliyorum." "Evet," diyor Crozier. "Buz çözüldükten beĢ gün sonra, Somerset Adası'nın kıyılarında ilerliyor, gezici buzlardan uzak kalmaya çalıĢıyor, tepelerden düĢen lanet olası kayalardan sakınmaya çalıĢıyorduk. Bir baĢka fırtına Fury'yi bir buzula sürükledi. Elimizdeki bütün olanaklarla gemiyi çekmeye çalıĢtık ama sonra iki gemi de buza saplandı; Erebus ve Terör arasındaki buzdağı kadar büyük lanet olası bir buzdağı Fury'yi kıyıdaki buza fırlattı; geminin dümeni, gövdesi parça parça oldu. Mürettebat gece gündüz dört tane pompa kullanarak geminin batmasını önlemeye çalıĢtı." "Ve bunu bir süre baĢardınız," dedi Fitzjames. "Ġki hafta kadar. Gemiyi bir buzdağına bağlamayı bile düĢündük ama daha sonra lanet olası halat koptu. Daha sonra Hoppner tıpkı Sör John'un Erebus'ta yapmayı denediği gibi gemiyi hafifçe yukarı kaldırmayı denedi. Ama çıkan kar fırtınası bunu imkânsız kıldı ve her iki gemi de önümüze çıkan burnun kıyısına oturma tehlikesi geçirdi. Sonunda adamlar pompalamakt an bitkin düĢerek yere yığıldılar. Emirlerimizi anlayamayacak kadar yorgundular. Yirmi bir Ağustos'ta Parry herkesi Hecla'da topladı ve geminin karaya oturmasını engellemek için uzaklaĢtık. Zavallı gemi Fury ise buzdağları tarafından kıyılara sürüklendi ve kıyıya Ģiddetle çarptı. Gemiyi kurtarma Ģansımız yoktu. Buz, gözlerimizin önünde gemiyi parçalıyordu. Hecla'yı bile güçlükle kurtardık ve bunu ancak her bir tayfanın günün her saatinde dıĢarıya su pompalaması ve marangozun sürekli çalıĢarak gemiyi tamir etmesi sayesinde baĢarabildik. "Geçit'e yaklaĢamamıĢtık bile - ya da herhangi bir yeni yer keĢfedememiĢtik. Bu yetmezmiĢ gibi, bir de gemi kaybetmiĢtik. Hoppner yargılandı; Parry de Hoppner'ın yanında yargılanmak istedi çünkü Hoppner aslında onun komutası altındaydı." "Herkes beraat etmiĢti," diyor Fitzjames. "Hatta hatırladığım kadarıyla övüldüler bile." "Övüldüler ama terfi ettirilmediler," diye yanıt veriyor Crozier. "Ama hiç ölen olmamıĢtı." "Doğru." "Ben de bu seferde hayatta kalmak istiyorum, Francis," diyor Fitzjames. Bunu yumuĢak ama kararlı bir ses tonuyla söylüyor. Crozier baĢıyla onaylıyor. "Biz de, tıpkı bir yıl önce Parry'nin yaptığı gibi, bu gemidekileri Teröre taĢıyıp Kral William Adası'nın doğusundan ilerlemeliydik," diyor Fitzjames. Bu defa ĢaĢırma sırası Crozier'da. ġaĢırma nedeni Fitzjames'in bunun bir ada olduğunu kabul etmesi değil. Bunu zaten yazın sonuna doğru yaptıkları keĢif gezisiyle öğrenmiĢlerdi. Crozier'ın Ģasırma nedeni Fitzjames'in, geçen sonbaharda Sör John'un