Test Drive | Page 80

savuruyor; Gore ya da Des Voeux onlara susmalarını emrediyordu. Her Ģey on kez yerinden sökülüp tekrar yerine yerleĢtiriliyordu. Son olarak, yüklerin yarısı hâlâ üzerindeyken kızağı çıkarmak zorundaydılar. Kızağı yukarı çıkarırken buzdaki aĢırı çıkıntıları yerinden koparmak, bazen kızağı bir yere bağlamak, en uygun açıyı bulmak ve aynı zaman daima yukarı doğru çekmek gerekiyordu. Basınç sırtının en tepesindeki adam için bile bir an dinlenme Ģansı bile yoktu çünkü bir anlık gevĢeklik sekiz kat üst üste giydikleri elbiselerinin altındaki vücutlarındaki terin donması anlamına geliyordu. Büyük güçlüklerle kızağı basınç sırtının tepesine çıkardıktan sonra, birkaç adam -ki bunlar genellikle iri yapılı deniz eri Bili Pilkington, Morfin ve Ferrier oluyordu- kızağı aĢağı indirmek için diğer tarafa geçiyor, bu sırada diğerleri derinlerinden gelen bağırıĢ, zorlanma sesleri ve küfürlerle kızağı aĢağı doğru itiyorlardı. Sonra kızağı dikkatle yeniden toplamak, yükleri bağladıkları iplerin sağlamlığını kontrol etmek, kızakların ayaklarının buz tutmasını engellemek için su kaynatmak, basınç sırtının diğer tarafındaki engelleri aĢarak ilerlemek zorundaydılar. Yarım saat sonra karĢılarına baĢka bir basınç sırtı çıkacaktı. Buzda geçirdikleri ilk gece Harry S. S. Goodsir için korkunç, unutulmaz bir anıydı. Cerrah, daha önce hiç kamp yapmamıĢtı ama Graham Gore'un buzda yapılan her iĢin normalde yapılandan beĢ kat uzun sürdüğünü gülerek söylerken haklı olduğunu anlamıĢtı: malzemeleri yerinden çıka rmak, ocakları ve fenerleri yakmak, kahverengi Hollanda çadırını kurmak, çadırın iplerini tutan çivilerin sağlamlığını kontrol etmek, battaniyeleri ve uyku tulumlarını açmak ve özellikle konserve çorba ve domuz etini ısıtmak çok fazla zaman alıyordu. Bütün bunları yaparken sürekli hareket etmek -kolları sallamak, zıplamakgerekiyordu. Aksi halde vücutlarının belli bölgeleri donabilirdi. Bay Des Voeux; Goodsir'e, bu boylamda, güneĢli bir Haziran gününde, örneğin güney yönündeki Beechey Adası'nda bulundukları sırada olduğu gibi, buzların kırıldığı bir önceki yaz hava sıcaklığının sıfır dereceye kadar çıkabileceğini hatırlattı. Ama bu yaz böyle olmadı. Teğmen Gore saat onda, güneĢ hâlâ güney uf-kundayken ve gökyüzü oldukça parlakken kamp yaptıkları bu saatte, havanın sıcaklığını eksi on sekiz derece olarak tespit etmiĢti. Gün ortasındaki çay ve çörek molasında sıcaklık eksi on dört dereceye çıkmıĢtı. Hollanda çadırı küçüktü. Bir fırtına çıkması durumunda bu çadır hayatlarını kurtarabilirdi ama buzda geçirdikleri bu ilk gece hava açıktı ve neredeyse hiç rüzgâr yoktu. Bu yüzden Des Voeux ve diğer beĢ denizci dıĢarıda, kurt derisi battaniye ve muĢambalar üzerinde uyumaya karar verdiler. Onları soğuktan koruyan tek Ģey Hudson Bay ġirketinin ürettiği uyku tulumlarıydı. Eğer hava kötüleĢirse çok kalabalık olmak pahasına çadıra geçeceklerdi. Bir süre kararsız kalan Goodsir, Teğmen Gore çok nazik ve iyi bir adam olmasına rağmen onunla beraber çadırda değil, diğer adamlarla dıĢarıda uyumayı tercih etti.