"Strong'un mu?" diye soruyor YüzbaĢı. "Evans'ın mı?"
Bayan Sessizlik, söylenen hiçbir isme tepki vermiyor.
Crozier iç çekiyor, çorabı cebine koyuyor, sopayı yerden alıyor. "ġu anda Erebus'a
Terörce olduğumuzdan daha yakınız," diyor. "Benimle gelmek zorundasın."
Crozier kadına sırtını dönüyor, boynunda ve omuriliğindeki ürpermeyi yeniden
hissediyor, Ģiddetlenen rüzgâra karĢı, dıĢ hatları yavaĢ yavaĢ seçilmeye baĢlayan
Erebus'a doğru yürüyor. Kısa bir süre sonra, arkasında kadının ayak seslerini duymaya
baĢlıyor.
Son bir basınç sırtına tırmanıyorlar. Crozier Erebus'un her zamankinden daha da
fazla aydınlatılmıĢ olduğunu görüyor. Etrafı buzla çevrili, komik bir biçimde havaya
kalkmıĢ, fazlasıyla eğik geminin görünür tarafında bile bir düzine ya da daha fazla fener,
direklerden sarkıyor. Fenerlerin yağları fazlasıyla savurganca harcanıyor.
Crozier, Erebus'un Terör'den daha fazla hasar gördüğünü biliyor. Geçen yaz eğilen
iĢletme milinin dıĢında, daha sonra tamir etmeyi umdukları ama temmuz ayında buzlar
erirken bile geminin altındaki buzların zarar vermesinden korktukları için tamir
edemedikleri kırık bir Ģaftı vardı motorun. Bu kırık Ģaftın da dıĢında ana gemi son iki kıĢta,
kız kardeĢinden daha fazla hasara maruz kalmıĢtı. Beechey Adasının görece koruması
altında bile buzlar Erebus'un tahta kaburgasını Terör'ünkine oranla daha fazla bükmüĢ,
parçalamıĢ ve tahtaları birbirinden ayırmıĢtı: geçen yaz çılgınca Geçidi ararlarken ana
geminin dümeni zarar görmüĢtü; soğuk, Sör John'un gemisinde diğer gemiye göre daha
fazla cıvata, çivi ve metal desteğin yerinden çıkmasına neden olmuĢtu; Erebus'un
demirden buz kırıcısı diğer gemininkine göre daha fazla aĢınmıĢ ve parçalanma noktasına
gelmiĢti. Evet, Terör de buz tarafından havaya kaldırılmıĢ ve sıkıĢtırılmıĢtı ama burada
geçirdikleri üçüncü kıĢın son iki ayında Erebus neredeyse bir buz kaidesinin üzerinde
duruyordu ve buz tutmuĢ denizin yaptığı baskı sancak pruvasını, geminin kıç tarafını ve
orta gövdenin alt kısmını parçalamıĢtı.
Crozier -ayrıca James Fitzjames ve tayfalar- Sör John Franklin'in gemisinin bir daha
asla yüzemeyeceğini biliyordu.
Crozier, geminin sarkan fenerlerinin aydınlattığı bölgeye gelmeden önce üç metre
uzunluğundaki bir buz bacasının arkasına geliyor ve Bayan Sessizlik'i arkasına çekiyor.
"Hey, gemidekiler!" diye bağırıyor avazı çıktığı kadar.
Bir tüfek patlıyor, Crozier'ın iki metre ötesindeki bir buz bacası fenerin cılız ıĢığını
yansıtan binlerce buz parçasına bölünüyor.
"Kes Ģunu, Allanın belası kör herif!" diye kükrüyor Crozier. "Seni kuĢ beyinli,
düĢüncesiz aptal!"
Erebus'un güvertesinde bir kargaĢa oluyor ve bir subay tüfeği düĢüncesiz aptal
nöbetçinin elinden alıyor.
"Tamam," diyor Crozier Eskimo kadına. "ġimdi gidebiliriz."