36
CROZIER
Buzun üstündeki üçüncü ve son gün diğederinden çok daha zor geçmiĢti. Crozier
bu yolculuğu, daha eski ve daha geniĢ kızak gruplarıyla son altı ay içinde en az iki kez
yapmıĢtı. O zaman daha sağlıklıydı. Ve kuĢkusuz daha az yorgundu.
Crozier, ocak ayında geçirdiği ağır hastalıktan sonra içinden çıkamadığı derin
kederin onda uykusuzluk hastalığı yarattığının farkında değildi. Birçok kaptan gibi Crozier
de uykuya düĢkün değildi. Bu özeliğiyle gurur duyardı ve geminin rotasındaki hafif bir
sapma, yelkenlerin rüzgârla dolması, güvertedeki ayak sesleri, hatta tekneye çarpan su
sesindeki en ufak bir değiĢiklik bile onu en derin uykudan uyandırırdı.
Ama son haftalarda Crozier her gece bir öncekinden daha az uyumaya baĢlamıĢ ve
bir saat içinde yalnızca birkaç dakikalık uyuklamaları da alıĢkanlık haline getirmiĢti. Bunun
sebebini, son birkaç gün ve birkaç hafta içinde dikkat etmesi gereken bir yığın ayrıntıyla
vermesi gereken emirlere bağlıyordu; ama onu yeniden yıkmaya baĢlayan Ģey, kederdi.
Çoğunlukla dalgındı. YerleĢmiĢ bir yorgunluğun vücudunda yarattığı kimyasal
tepkimeler yüzünden sersemlemiĢ bir zihne sahip zeki bir adamdı.
Birinci ve Ġkinci Deniz Kamplarındaki adamlar için son iki gecedir tüm
yorgunluklarına rağmen uyumak mümkün olmamıĢtı. Son haftalarda sekiz Hollanda çadırı
sürekli kurulu halde tutulduğu için her iki kampta da baĢka çadır kurmaya gerek yoktu.
Rüzgâr ya da kar yüzünden hasar gören çadırların tamirini sırayla her grup üstleniyordu.
Rengeyiği dersinden yapılan üç kiĢilik uyku tulumları Hudson Körfezi marka uyku
tulumlarından çok daha sıcak tutuyordu ve bu kaliteli uyku tulumları çekiliĢte kazanılmıĢtı.
Crozier çekiliĢe katılmamıĢtı; ama buza çıktıktan sonraki ilk gece mürettebatından iki
subayla aynı çadırda uyumak için çadıra girdiğinde kamarotu Jopson'un ona rengeyiği
dersinden bir tulum diktiğini gördü. Ne hasta Jopson ne de diğer subaylar YüzbaĢının
horlayan, yellenen, itiĢip kakıĢan adamlarla aynı tulumu paylaĢmasının doğru olduğunu
düĢünüyorlardı; ama Crozier bunu umursamayacak kadar yorgu