Test Drive | Page 300

"Buzun üstünde sürüklerken hafif ve sığ bir omurgası olan tekne istiyorsanız, evet. 9,14 metre uzunluğunda, üstünde onlarca adamın ve yükün bulunduğu bir tekneyi buzda çekmek için en gerekli Ģey budur." AnlamıĢ gibi yaptım. Neredeyse anlamıĢtım; ama çok yorgundum. "Direklerini görüyor musunuz, Doktor?" Yeniden teknelere baktım ve yine bir Ģey göremedim. Yüzba-Ģı'ya bunu söylediğimde, "Bu teknelerin eğilip kaldınlabilen tek bir direği olur. O da adamların küpeĢteye örttüğü yelkenin altında," diye cevapladı. Teknelerin hepsi yelkenle örtülmüĢ, dedim. Ona tümüyle dikkatsiz bir adam olmadığımı göstermek istiyordum. Kardan korumak için mi? Fitzjames piposunu yakıyordu. Tütünü biteli çok olmuĢtu. ġu anda ne içtiğini düĢünmek istemiyordum. "O yelken, mürettebatı korumak için örtüldü," dedi usulca. Kamptaki herkes uyuyor, nöbetçiler de etrafı sessizce adımlıyordu. "Great Fish Nehri ne açıldığımızda üstümüzde o yelken mi olacak?" Yelken altında bağdaĢ kurup oturduğumuzu gözümün önüne getiremiyordum. Ben hep güneĢli göğün altında neĢeyle kürek çektiğimizi düĢlemiĢtim. KurumuĢ insan dıĢkısı gibi kokan piposundan bir nefes çekip "Nehirde tekneleri kullanmayabiliriz," dedi. "Bu yaz kıyı Ģeridindeki su açılırsa YüzbaĢı Crozier güvenli olan yolu kullanmayı tercih eder." "Alaska ve St. Petersburg'a kadar mı?" diye sordum. "En azından Alaska'ya kadar. Ya da kıyı kuzeye kadar açıksa belki Buffin Körfezi'ne." Kızaklara bağlı olan teknelerin yanına geldi. "Bu tekneleri biliyor musunuz Doktor?" "Onlar farklı mı, YüzbaĢı?" AĢırı yorgunluğun, utanmak bilmeyen bir dürüstlüğe sebep olduğunu anlamıĢtım. "Evet," dedi Fitzjames. "ġu ikisi Bay Honey'nin yaptığı özel kızaklara bağlı ve bunlar da bizim filikalar. Onların son üç kıĢtır geminin güvertesine bağlı olduklarını fark etmiĢsinizdir." "Evet, elbette. Yani onların balina avı teknelerinden farklı olduklarını mı söylüyorsunuz?" Fitzjames piposundan bir nefes daha alıp "Tümüyle farklı," dedi. "Bu teknelerde direk görebiliyor musunuz?" Fenerin soluk ıĢığında bile her birinin ikiĢer diğeri olduğu görünüyordu. Üzerlerine örtülen yelken kesilerek direğin etrafından geçirilmiĢti. YüzbaĢı'ya da aynen böyle söyledim. "Evet, çok iyi," dedi. Sesinde aĢağılayıcı bir ton yoktu.