"Aylmore 1844'te ülkesine dönüp de KeĢif Birimine yazılmadan önce yıllarca
Amerika BirleĢik Devletleri'nde yaĢamıĢ," dedi Fitzjames. Piposu ağzında hafifçe
çatırdıyordu. "BeĢ yıl önce, 1842'de garip bir öykü okuduğunu söyledi. Tıpkı burada olduğu
gibi renkli odalarda yapılan bir maskeli bola anlatılıyormuĢ. Boston'da kuzeniyle beraber
otururken okumuĢ bunu. Aylmore hikâyeyi tam olarak hatırlamıyormuĢ ama Prens
Prospero tarafından düzenlenen bir maskeli baloymuĢ bu. Odaların sırasının bu Ģekilde
olduğuna eminmiĢ. En sonda da siyah oda varmıĢ. Tayfalar da bundan esinlendi."
Crozier sadece baĢını iki yana sallayabildi.
"Francis," diye devam etti Fitzjames. "Sör John'un döneminde gemide rahat rahat
içki içemiyorduk. Ama babamın bana verdiği üç ĢiĢe iyi viskiyi saklamayı baĢardım. Bir
ĢiĢem kaldı. Bu akĢam bu ĢiĢeyi benimle paylaĢırsan onur duyarım. Tayfaların vurdukları
ayıyı piĢirmelerine üç saat var. Bay Wall ve Bay Diggle'a filikalardaki ocakları buza
indirmeleri için dün izin verdim. Etleri Beyaz Oda dedikleri yerde kızartacaklar. Hiç değilse
aylardır ilk kez taze et yiyeceğiz. Ziyafet baĢlayana kadar Sör John'un Büyük Odasında bu
viskiyi içelim mi?"
Crozier baĢıyla onayladı ve gemiye dönen Fitzjames'i takip etti.