Test Drive | Page 192

Blanky gözlerini kırptı. Ya da daha doğrusu kırpmaya çalıĢtı. Kirpikleri ve gözkapağı donmuĢtu. Yoksa yaratığın bir baĢka numarası mıydı bu? "Buradayım," diye seslendi. Ve bir kez daha ama bu defa daha yüksek sesle bağırdı: "Buradayım!" Kısa süre sonra Terördeki en kısa boylu adamlardan kalafatçı yardımcısı Cornelius Hickey'in baĢını ve omuzlarını gördü; adam deliğe kolaylıkla girebilirdi. Elinde bir fener vardı. Blanky aptalca korkunç yüzlü bir cücenin doğma sahnesine tanık olduğunu düĢündü. Sonunda, dört cerrah onu ameliyata aldılar. Blanky iĢlerin ne durumda olduğunu görmek için arada sırada hoĢ uykusundan uyanır gibi oluyordu. Bazen onu ameliyat edenler kendi gemisinin cerrahları Pecldie ve McDonald, bazen de Ere-bus'un testereleri Stanley ve Goodsir oluyordu. Bazen de bu dört kiĢiden sadece birini onu biçerken, dikerken ya da keserken görüyordu. Blanky Goodsir'e eğer isterlerse beyaz kutup ayılarının saatte kırk metreden daha hızlı koĢabildiklerini söylemek istiyordu bir an önce. Ama sonra yine aynı soru doğdu kafasında. Bu gerçekten beyaz bir kutup ayısı mıydı? Blanky böyle düĢünmüyordu. Beyaz kutup ayıları bu dünyaya ait yaratıklardı. Ama bu yaratık baĢka bir yerden geliyordu. Buz uzmanı Thomas Blanky'nin bundan hiç Ģüphesi yoktu. Sonuçta ortaya çıkan fatura o kadar da kötü olmadı. Hatta hiç kötü olmadı. John Handford hiçbir zarar görmemiĢti. Sancak tarafında nöbet bekleyen Handford, Blanky'nin ona bıraktığı feneri söndürmüĢ, geminin önünden buza inmiĢ, yaratık Buz Uzmanını kovalarken saklanma fırsatı bulmuĢtu. Blanky'nin öldüğünü sandığı Alexander Berry ise yaratığın ilk girdiği yer olan nöbet tuttuğu noktada yelkenlerin ve etrafa saçılmıĢ fıçıların altında bulunmuĢ; yaratık onun tarafındaki direkleri yıkmıĢtı. Berry sert bir biçimde baĢını yere çarptığı için o gece olan hiçbir Ģeyi hatırlamıyordu; ama Crozier, Blanky'ye adamın tüfeğinin bulunduğunu ve tüfeğin ateĢlenmiĢ olduğunu söyledi. Buz uzmanı da yaratık devasa gövdesiyle üzerine çöktüğü sırada tüfeğini ateĢlemiĢti ama güvertenin hiçbir yerinde yaratığa ait bir kan izi bulunamadı. Crozier Blanky'ye bunun nasıl olabileceğini sordu. Nasıl oluyor da bir hayvana burnunun dibinden tüfekle ateĢ edildiği halde hayvandan hiç kan çıkmıyordu? Buz uzmanı bu konudaki fikrini belirtmedi. Ama içinden, neden böyle olduğunu biliyordu. Davey Leys de hayattaydı ve yaralanmamıĢtı. Pruva tarafında nöbet tutan bu kırk yaĢındaki denizci -yaratığın güverteye ilk çıktığı an da dahil olmak üzere- pek çok Ģey görmüĢ ve duymuĢ olmalıydı ama hiçbir Ģey anlatmıyordu. David Leys bir kez daha sessizliğe bürünmüĢtü. Önce Terör'ün revirine götürülmüĢ ama Blanky'nin ameliyatı için yere ihtiyaç duyulduğundan Leys Erebus'un daha boĢ olan revirine taĢındı. Buz uzmanının konuĢkan ziyaretçilerinin anlattığına göre adam gözlerini kırpmadan tavana bakıyormuĢ yine.