Temmuz 2019 temmuz2019 | Page 33

Mektup Mehmet Memdoğlu 12 Eylül 1980 askerî darbesinin şartlarının oluşmasının beklendiği, anarşi ve terörün gündemden düşmediği, her gün yüzlerce insanın “izm”ler uğruna sebepsizce öldürüldüğü günler Türkiye’sidir. İsmail, liseyi yeni bitirmiş 18 yaşında bir delikanlıdır. Çevresi tarafından sporcu kişiliğiyle takdir ediliyor olsa da mahalle arkadaşları arasında, fidan gibi boyu ve yakışıklığıyla ön plana çıkmaktadır. Aşırı özgüveni nedeniyle, muhalif ve aykırı kişilik yapısını gizleyemez, zapt edemez… Bir akşam vakti sokak ortasında tartıştığı ağabeyinden yediği tokadı hazmedemeyen İsmail, bir anlık kızgınlığına yenik düşer ve “bu saatten sonra artık bu şehirde yaşayamam” diyerek, tüm sevdiklerini terk edip, “taşı, toprağı altın” dedikleri İstanbul’un yolunu tutar. Dönemin şartları düşünüldüğünde 18 yaşında bir delikanlı için zorlu, zorlu olduğu kadar tehlikeli bir ortam ile karşı karşıyadır artık. Aralarında mahalleden tanıştığı isimlerin de bulunduğu Üsküdar’da, çoğunlukla günlük işlerde çalışan işçilerin kaldığı eski bir otele yerleşir. Kaldıkları otel sağlıksız bir mekândır, (odalardaki pire ve tahtakurusu, katlarda cirit atan fareler…) günün ekonomik şartlarına göre oldukça pahalıdır fakat kalabilecek güvenli bir başka otel bulmak zahmetine katlanmaktan da iyidir. 33