TED Meşale Dergisi 36. Sayı | Page 32

3 . MESLEKİ VE TEKNİK EĞİTİM
2021-2022 eğitim öğretim yılında zorunlu eğitim çağındaki yaklaşık 570 bin çocuk okul dışında kalmıştır .
Okul dışında kalan çocukların % 71 ’ ini ortaöğretim kademesine devam etmesi gereken 14-17 yaş aralığındaki çocuklar oluşturmaktadır . 2021-2022 eğitim öğretim yılına ait MEB eğitime erişim istatistikleri ile TÜİK çağ nüfusu verileri karşılaştırıldığında , zorunlu eğitim çağındaki 570.293 çocuğun okul dışında kaldığı görülmektedir . Önceki yıllarda olduğu gibi bu yıl da okul dışında kalan çocuklar , ağırlıklı olarak 14-17 yaş aralığındadır . Zorunlu eğitim çağında olmasına rağmen okul dışında kalan toplam çocuk sayısı yıllara göre incelendiğinde , bu sayının her geçen yıl azaldığı görülmektedir . Gittikçe daha az çocuğun eğitim sistemi dışında kalıyor olması yönündeki eğilim , olumlu bir gelişmedir . Bu durum , izlenen politikaların etkili olduğunu ancak bu sorunun tamamen çözülmesini sağlamaya yeterli olmadığını ortaya koymaktadır . Özellikle , ortaokul kademesine karşılık gelen 10-13 yaş aralığında okul dışında kalan çocuk sayısı son 5 yıldır sürekli yükselme eğilimindedir . Çocukların ortaokul kademesinde okul dışında kalma nedenlerinin ve özellikle ortaokulda okul dışında kalanların sayısının her geçen gün neden artış gösterdiğinin incelenmesi gerekir .
Mesleki eğitim merkezlerindeki öğrenci sayısı son bir yılda yaklaşık 159 binden 1 milyon 200 bine yükselmiştir . Bu durum , mesleki eğitim merkezlerinin mezunlarına sağladığı istihdam avantajı bağlamında olumlu bir durum olarak değerlendirilmektedir . Ancak niceliğin bu kadar hızlı artması karşısında niteliği garanti altına alacak koşulların sağlanması önem taşımaktadır .
Mesleki eğitim merkezlerinin sektörle yakın ilişkisi ve istihdama geçişte sağladığı avantajlar göz önünde bulundurulduğunda öğrenci sayılarında meydana gelen bu artış , olumlu bir durum olarak değerlendirilebilir . Ancak böylesine bir artışın 1 yıl gibi kısa bir sürede gerçekleşmiş olması , bu artışın gerektirdiği düzenlemelerin önceden yapılıp yapılmadığı ve sürecin nasıl yürütüldüğüne ilişkin soru işaretlerini beraberinde getirmektedir . Okulların ve işletmelerin bu ani ve büyük artışı , nitelikli bir eğitim vererek karşılayacak kapasiteye sahip olup olmadıkları bilinmemektedir . Öğrenci sayılarının 7 katın üzerinde artış gösterdiği bu süreçte işletmeler ve okullar arasında kurulacak yakın iş birliği , yeterli sayı ve nitelikte personel görevlendirilmesi ve sürecin niceliği ile birlikte niteliğini de izlemeyi kolaylaştıracak bir denetim sistemi oluşturulmasına ihtiyaç duyulmaktadır .
30