POPÜLER
Başka Dünyalara Alıp Götüren Filmler :
Sinemada Coklu Evrenler
Daha önce kendinize “ Evrende benden bir tane daha var mıdır acaba ?” diye sordunuz mu hiç ? Eğer sorduysanız tebrikler , “ Çoklu Evrenler ” teorisinin düşünsel alanına çoktan girdiniz bile . Evrenimizi tanımaya başladığımızdan bu yana bilim insanları , filozoflar , bilimkurgu yazarları ve film yapımcıları çoklu evrenler üzerine düşünüyorlar . Peki , tarihsel süreç içerisinde çoklu evrenler teorisi nasıl gelişti ? Bu teorinin akıllardaki ilk izi , Thomas Young tarafından 1801 yılında gerçekleştirilen meşhur çift yarık deneyidir . Isaac Newton , kendi döneminde , bilimde kendine yeni yeni yer edinmekte olan “ atom ” sebebi ile ışığı da atom olgusuna benzer şekilde parçacık olarak ele almıştır . Fakat Thomas
Young , gerçekleştirdiği deney ile birlikte Isaac Newton ’ un görüşünü yerle bir etmiştir . Deney en basit anlatım ile şöyle ilerlemektedir ; elimize bir karton alalım ve üzerine birbirine yakın iki düz kesik oluşturalım . Bu kesiklerden geçen ışığın karşıdaki duvara tıpkı kartondaki gibi iki ışık çizgisi olarak düşmesini beklerdik , öyle değil mi ? Fakat sonuç beklenildiği gibi değil . Duvarda yan yana dizilmiş birden çok ve birbirini takip eden aydınlık ve karanlık şeritler görülüyor . Bu şeritler bir ışık dalgasının diğeri ile girişim yapması sonucunda oluştuğu için ise desen " girişim deseni " olarak isimlendiriliyor ve fizik dünyasında bir " dalga / parçacık " ikiliğine tanıklık ediliyor .
> Ece Pınar Kapıcı Selçuk Üniversitesi , Radyo TV ve Sinema ABD Doktora Öğrencisi
36