Uluslararası araştırmaların sonuçları Türkiye’de 25-34 yaş aralığındaki genç
Türkiye’de eğitimde nitelik arttırmaya yönelik yetişkinlerin neredeyse yarısı ortaöğretim
politikalara ağırlık verilmesi gerektiğine mezunu değildir.
işaret etmektedir.
Bir Bakışta Eğitim 2018 (OECD) raporuna
Türkiye’de doğan bir çocuğun potansiyelinin göre Türkiye’de 25-34 yaş aralığındaki genç
sadece %63’ünü gerçekleştirebileceği tahmin yetişkinlerin neredeyse yarısı ortaöğretim
edilmektedir. mezunu değildir. Her ne kadar bu oran son
İnsan Sermayesi Endeksi raporu (Dünya
Bankası) verilerine göre Türkiye’de doğmuş
bir çocuğun, eğitim ve sağlık hizmetlerinden
bütünüyle yararlanabildiği durumda
bile potansiyelinin yalnızca %63’ünü
gerçekleştirebileceği öngörülmektedir.
Raporda en dikkat çekici bileşenlerden biri
öğrenmeye göre uyarlanmış ortalama eğitim
süresi hesaplamasıdır. Buna göre, Türkiye’de
yıllarda azalmış olsa da hâlâ diğer ülkelere
kıyasla çok yüksektir. 25-34 yaş aralığında
olup üniversite mezunu olanların oranı ise
son 10 yılda neredeyse ikiye katlanarak %32
olmuştur. Ancak işsizlik oranları incelendiğinde,
Türkiye’de yükseköğretim mezunlarının işsizlik
oranının (%13,1), eğitim düzeyi ortaöğretimin
altında olan yetişkinlerin işsizlik oranından
(%11,7) daha yüksek oluşu dikkat çekmektedir.
öğrenciler ortalama 12,1 yıl okulda kalmalarına Eğitimsiz ve işsiz gençlerin oranı OECD
rağmen sadece yaklaşık 8,9 yıla eşdeğer bir ortalamasından 2,14 kat daha yüksektir.
eğitim almaktadır. Okulda harcanan ama Türkiye’de 18-24 yaş aralığındaki her 100
değerlendirmelere yansımayan yaklaşık 3,2 kadından 43’ü, her 100 erkekten 19’u ne
yıllık zaman dilimi ise eğitimin kalitesiyle ilgili eğitimde ne de istihdamdadır.
önemli bir soru işareti oluşturmaktadır.
18-24 yaş aralığındaki nüfusa bakıldığında
Uluslararası değerlendirmelere göre genç ise, OECD ülkelerinde %14,5 olarak belirlenen
nüfusta eğitim ve istihdamda cinsiyet ne eğitimde ne istihdamda olan gençlerin
eşitsizliği devam etmektedir. oranı Türkiye’de %31,1’dir. Bu oran kadınlar
24