Sakarya’dan sonra artık Millî Mücadele’nin
askerî safhasının sonuna gelinmiştir. Ordu
yorgun, teknik imkanlar bakımından
düşmandan zayıftır. Ancak Mustafa Kemal
kesin zaferin tek vuruşla düşmanı önüne
katarak Anadolu’dan çıkarmaktan geçtiğine
inanır. Mevzi savaşlarıyla kaybedilecek
vakit, harcanacak mermi yoktur. Kurmay
heyetinden yükselen itirazlara rağmen
planını uygulamaya koyan Kemal Paşa
26 Ağustos 1922 gecesi iletişim hatlarının
kapatılarak Anadolu’nun dünyayla ilişkisini
kesilmesini, sabaha karşı da taarruza
geçilmesini emreder. Sabah 05.30’da Afyon-
Kocatepe sırtlarından başlayan Türk topçu
ateşiyle neye uğradığını şaşıran Yunan
ordusu Büyük Taarruz karşısında çaresiz
kalır. Başkomutan Gazi Mustafa Kemal
Paşa, Batı Cephesi Komutanı İsmet Paşa,
Genelkurmay Başkanı Fevzi Paşa ve Millî
Savunma Bakanı Kazım Paşa komutasındaki
Türk ordusu taarruzun ilk gününde Afyon’a
girer. 30 Ağustos 1922 tarihindeyse kayıtlara
Başkomutanlık Meydan Muharebesi olarak
geçen büyük savaşla destanın son satırlarını
yazarak düşman ordusunu kesin bir yenilgiye
uğratır. 9 Eylül’de İzmir’e Türk bayrağı çekilir,
son Yunan askeri 18 Eylül günü Erdek’ten
çıkartılır.
Savaş boyunca diplomatik faaliyetleri
aksatmayan Mustafa Kemal büyük zaferin
işgalci güçler tarafından tescillenmesi için
hazırlıklara başlar. 11 Ekim’de Mudanya
Ateşkes Antlaşması imzalanır, 20 Kasım’da
İsviçre’nin Lozan kentinde düzenlenecek
konferans için İsmet Paşa önderliğindeki
heyet görevlendirilir. Türk ulusunun canını
dişine takarak kazandığı savaşı ve tarihten
gelen doğal haklarını tanımama ısrarıyla
Lozan’da Türkiye’ye ağır koşullar dayatmaya
çalışan İngiliz delegelerine karşı İsmet
Paşa’nın mücadelesi sonucu 24 Temmuz
1923’te Lozan Barış Antlaşması imzalanır.
Böylece Hatay hariç bugünkü Türkiye’nin
sınırları içinde, tam bağımsız egemen
bir devletin varlığı tüm dünya tarafından
kabul edilir. Üç ay sonra ise bu devletin adı
koyulacak, ilelebet payidar kalacak Türkiye
Cumhuriyeti 29 Ekim 1923’te ilan edilecektir.
11