E. Diğer İrtifak Hakları
İpotekten farkı;
Taşınmaz yükü, borcun
teminatının taşınmaz olması
yönünden ipoteğe benzer. Ancak
malikin borcu burada sadece
taşınmaz ile sınırlıdır.
Borçlu ile taşınmaz maliki
ipotekten farklı olarak daima aynı
kişidir.
İpotekte bulunan lex comiseria
yasağı burada öngörülmemiştir.
İrtifak hakkından Farkı
İrtifak hakkından farkı ise malikin
burada taşınma ile sınırlı olarak bir
şey yapma ve verme borcu altına
girmesidir. İrtifak hakkında pasif
biredim borçlanırken burada aktif
edim borçlanılmaktadır.
TMK’nın 838. maddesinde
düzenlenen diğer irtifak hakları
aksi kararlaştırılmış olmadıkça
başkalarına devredilemez ve
mirasçılara geçmez.
İrtifak hakkı lehtarı bir şahıs
olabileceği gibi tüzel kişiliği olmayan
bir cemaat ve topluluk da olabilir.
TMK’ nın 838. maddesince; “Malik taşınmazı
üzerinde herhangi bir kişi ve topluluk lehine
atış eğitim veya spor alanı ya da geçit olarak
kullanılmak gibi belirli bir yararlanmaya
hizmet etmek üzere başka irtifak hakları da
kurabilir. Bu haklar aksi kararlaştırılmadıkça
başkasına devredilemez ve mirasçılara
geçmez. Bu hakların kapsamı hak sahibinin
olağan ihtiyaçlarına göre belirlenir. Taşınmaz
lehine irtifaklara ilişkin hükümler, bu tür irtifak
haklarına da uygulanır.”
Bu irtifak haklarının en önemli özelliği bir
şahıs lehine kurulabileceği gibi bir cemaat,
bir topluluk (Örnek; Köy halkı) lehine de
kurulabilir. Lehine irtifak hakkı tesis edilen
topluluğun tüzel kişiliğe sahip olması
gerekmez.(358)
Üst ve kaynak hakkı aksi kararlaştırılmış
olmadıkça devri ve mirasçılara intikali
mümkünken bunda aksi kararlaştırılmış
olmadıkça devri ve mirasçılara intikali mümkün
değildir. Azami süre düzenlenmemiştir. Bu
tür irtifak hakları bağımsız ve sürekli nitelikte
tesis edilmiş ise bir taşınmaz gibi tapuya tescil
edilirler.
III. TAŞINMAZ YÜKÜ (GAYRİMENKUL MÜKELLEFİYETİ)
A. Tanımı ve İrtifak Hakkı İle İpotekten Farkı
TMK md. 839’da “Bir taşınmaz malikinin yalnız o taşınmaz sorumlu olmak üzere diğer
bir kimseye bir şey yapmaya veya vermeye yükümlü tutulması” şeklinde tanımlanmaktadır.
(358)
398
ERTAŞ, a.g.e. s. 517