Perspective Perspective 28 | Page 54

Röportaj Aynur Aydın ‘2011’de ‘DNA’ ile çıkış yaptığında şarkıyı duyanlar onun Türk bir şarkıcı olduğuna pek ihtimal vermemişti, ta ki klibinin sonunda ‘Aynur Aydın’ adını görene kadar; ben de dahil olmak üzere. ‘12 Çeşit La La’ albümüyle birçok en iyi çıkış yapan sanatçı ödülü kazanmış; ‘Life Goes On’ single çalışmasıyla Avrupa’da da iyice ses getirmeye başlayan Aynur Aydın’la hoş bir röportaj gerçekleştirdik; bugüne kadarki süreci ve gelecek planları hakkında konuştuk.’’ Burak KARA [email protected] Perspective: Almanya Münih doğum- lusunuz. Nasıl bir çocukluk dönemiydi sizin için ve müziğe ilginizin olduğunu keşfetme sürecinizi anlatabilir misiniz? 52 Aynur Aydın: Evet, Almanya Münih doğumluyum. Nasıl bir çocukluk dö- nemiydi? Yaramaz bir çocuktum. Hatta komşunun oğlundan çok dayak yedim. (Gülüyor) Çok çirkin bir çocukmuşum, dişlerim falan çok çürükmüş; çok tatlı yiyormuşum. Bir de çok zayıfmışım ve çok pasaklıymışım. Hatta teyzeler gör- düğü zaman böyle yapıyor; ‘Sen çok çir- kindin, sen nasıl böyle oldun?’ Müziği 4 yaşında keşfettim , şarkı söyle- meye ve dans etmeye başladım. Deodo- rantı elime alıp şarkı söylerdim. Ben an- lamıyorum niye tarak; deodorant daha hakiki, değil mi? Ben hep deodorantla söylerdim. Bu yüzden ağzım yüzüm de- odorant oluyordu. (Gülüyor) P: Şu ana kadar Hollanda, Bulgaristan, İsveç, Almanya ve Türkiye’de yaşadınız. Yaşamayı en sevdiğiniz ve en sevmediği- niz ülke ve şehir neresi olmuştu? Ve de size müzik kariyerinizde en çok katkıyı yapan yer desek cevabınız ne olur? A: Tabii ki kariyerime en çok katkı- yı yapan yer sorusuna İsveç derim. En sevdiğim yer sorusunu cevaplamak çok zor, ama cevaplamak gerekirse benim en mutlu ve huzurlu olduğum yer yine İsveç. Çünkü ben İsveç’te müziğime, tam özüme dönüyorum. Çok değerli müzisyenlerle beraber çalışıyorum, ve de dünya pop müzik endüstrisi İsveç’te, Stockholm’de atıyor. Yazın kimleri gör- müyorsunuz ki? Çoğu insan bunu bil- Çoğu insan bunu bilmez, Amerika’dan geliyor zanneder ama Jennifer Lopez’inden tut Enrique Iglesias’ına herkes İsveç’tedir, piyasanın içindeki herkes bilir orayı. mez, Amerika’dan geliyor zanneder ama Jennifer Lopez’inden tut Enrique Iglesias’ına herkes oradadır, piyasanın içindeki herkes bilir orayı. Mesela stüd- yoda şarkımı okurken ‘Aşağıda kim var?’ diyordum, ‘Taio Cruz var’ diyorlar- dı. Çok ilginç, tatlı ve mütevazı insanlar İsveçliler. P: Nasıl karar verdiniz İsveç’e gitmeye? A: Çok tesadüfi bir şekilde oldu. Benim Alman bir menajerim vardı, o bir partiye Alcazar’ı çağırdı.(Crying At The Discot- heque şarkılarını mırıldanıyor hatırlat- mak için) Benim menajerim ile çok iyi anlaşmışlar, onların da İsveçli menajeri Micke Hagerman’dı. Daniel’e diyor ki gel beraber çalışalım; Almanya’da Al- cazar için çalış diyor. Öyle bir iletişim oluşuyor, sonra Daniel beni anlatıyor ve Micky benimle tanışıyor. Benim karakte- rimi çok ilginç buluyor, kızın çok farklı bir yapısı var diyor; benimle çalışmaya karar veriyor. Micke Hagerman deyin- ce zaten bütün kapılar açılıyor İsveç’te. Yani stüdyo ararken, herkes daha sesimi dinlemeden kabul etti. Çünkü dediler ki Micky’den geliyorsa mutlaka iyidir gibi bir şey. Referansı gerçekten çok yüksek birisi. Onunla çalışmaya başladıktan sonra her şey gelişti zaten. P: En sevmediğiniz kısmını atladık? A: En sevmediğimi söylemek istemi- yorum, hepsinin ayrı yeri var ama Bul- garistan beni biraz hayal kırıklığına uğratmıştı.Çünkü insanlar Türkleri sev- miyordu ve ben bunu çok hissettim ora- da. İsmimi gördükleri anda burunlarını kıvırıyorlardı, bu beni mesela üzmüştü. Yoksa sevmediğim bir ülke yok. P: İlk albüm ’12 Çeşit La La ’da Hen- rik Janson , Toni Nilsson , Moh Denebi ,Darin Zanyar , Aşkın Tuna, Fettah Can, Günay Çoban gibi ünlü müzisyenlerle