Optimum Apr. 2018 | Page 17

İlklerin İnsanı Olmanın Zorluklarının Başlaması Bir süre İzmir’de tayyare okulunda eğitmenlik yaparken bir yandan da projelerini oluşturmuş. 1923 yılında Kurtuluş Savaşı’nda ele geçirilen uçak parçalarıyla yaptığı VECİHİ K-VI ile ilk uçuşunu gerçekleştirmek için izin alması gerekmiş. Bunun için bir heyet toplanmış, fakat heyette uçak uçurmayı bilen olmadığı için Hürkuş’a, “Biz sana bu lisansı veremeyiz, uçağına güveniyorsan atla, uç, bizi de kurtar.” denmiş. Hürkuş denileni yapmış ve uçağıyla ilk uçuşunu başarıyla gerçekleştirmiş. Bu kez de izin almadan uçtun gerekçesiyle 15 günlük ev hapsiyle cezalandırılmış. Bunun üzerine askeri havacılıktan istifa etmiş. Ankara’da Türk Tayyare Cemiyeti’ne katılmış, yaptığı uçağı bu cemiyete bağışlamak istemesine rağmen VECİHİ K-VI’yı geri alamadığı için bu isteğini gerçekleştirememiş. Tayyare ve Motor Anonim Şirketi isimli uçak fabrikasıyla anlaşan Hürkuş, 1927’de Ankara- Kayseri arasında ulaşım uçuşları yapmış. Bu uçuşlar Türkiye’nin ilk hava yolları uçuşları sayılabilir. Ancak TOMTAŞ’ın 1928 yılında iflas etmesi Dönemin iş adamlarından Nuri Demirağ’ın tayyare yapımı için 5000 lira vermesi ile bugünkü Beşiktaş sahilde bir uçak atölyesi kurarak NURİ BEY adındaki VECİHİ XVI kabin uçağını yapmış. Aynı yıl VECİHİ XV isimli tek kanatlı uçağını, VECİHİ SK-X isimli deniz botunu da üretmiş. Türk Hava Kurumu başkanı Fuat Bulca Bey’den aldığı bilgi ile Atatürk “Ya, öyle mi? O halde Türk Kuşu namı ile yeni bir çalışma yolu açın ve Vecihi’den faydalanın!” emrini vermiş. 15 üzerine, yine yoluna bir başına devam etmek durumunda kalmış. 1930 yılınd a Kadıköy’de bir keresteci dükkanını kiralayan Hürkuş, 3 aylık çalışması sonucu ilk Türk sivil uçağı olan VECİHİ K-XIV adlı uçağını inşa etmiş. İlk uçuşunu Kadıköy Fikirtepe’de yaptıktan sonra sırasıyla Yeşilköy ve Ankara uçuşlarını başarıyla gerçekleştirmiş. Uçabilirlik Sertifikası almak amacıyla gerekli yerlere başvurmasına rağmen yine bu belgeyi verebilecek yetkinlikte insan bulunamadığı için alamamış. Belgeyi alabilmek amacıyla uçağını parçalara ayırarak bir trene yükleyip Çekoslavakya’ya gitmiş. Burada Uçabilirlik Sertifikası’nı alarak bu kez yurda uçarak geri dönmüş. Bir uçak mühendisi öğrencisi olarak bu cümleyi kurarken bu cesur ve kararlı havacıyla ayrı gurur duymuyor değilim. Türkiye’ye döndükten sonra hem halkı bilinçlendirmek hem de Türk Tayyare Cemiyeti için bağış toplamak adına turlara çıkmış. Ankara’dan Antalya’ya, Aksaray’dan Trabzon’a, Denizli’den Eskişehir’e varana kadar pek çok yer gezen Hürkuş, gittiği yerlerde halka konferanslar vermiş. Ancak 3 Kasım 1931 tarihinde Vecihi K-XIV uçuştan men edilerek uçması yasaklanmış. 21 Nisan 1932’de Vecihi Hürkuş, ilk Türk Sivil Tayyare Mektebi’ni kurmuş ve 2’si kız toplam 12 öğrenci ile 27 Eylül 1932 tarihinde eğitim ve öğretime başlamış. Türkiye’nin ilk kadın pilotu olan, Bedriye Gökmen bu okuldan mezun olmuştur.