14
Üçüncü noktadan sonra mecburen durdum . Mektubum bitmişti çünkü . Derin bir nefes aldım . Kalemi kağıdın üzerine bıraktım . Şimdi saatler tabancayı eline al diyordu . Aldım , evet hatırladığım gibiydi , oldukça ağırdı . Yedi yaşındaydım , kahretsin , sünnet oluyordum ; dayım elime gerçek bir silah tutuşturmuştu , içinde mermi yoktu gerçi . Elinde dursun biraz , oyalan , alıştır elini demişti bana . Sıska bileklerim , ağırlığına dayanamayıp çözülmüştü , düşürmüştüm tabancayı , tam da sağ ayağımın üzerine . Harikaydı , pipimin ağrısı yetmezmiş gibi bir de ayak parmaklarımdan birisi -herhangi birisi- kırılmıştı . Neyse . Bu sefer elimden düşmedi ancak zorladı yine de bir an .
Odamın ışığını kapattım , koridorunkini açık bıraktım . -Henüz odada mum yakacak denli iflah olmaz bir abartılı romantik olmamıştım . -
O biçim filmlerdeki gibi , silahı yavaşça doğrulttum , şakağıma doğru yaklaştırdım Odanın içi loş ışıkla aydınlanıyordu .
Yapacak mıydım ? Evet , yapacaktım , yapmalıydım . Derin bir nefes daha aldım . Emin miydim peki ? Evet ya , emindim , emindim . Tamam … Ulan yoksa … Eeeh ! Sıktı bu be ! Nasıl olur da altı üstü bir tetiği çekemi-durdum , gerçekten durdum . Ne yapıyordum ben ? Yazdıklarım tekrar aklıma geldi , bütün o sitemlerim , arkada kalıp bu mektubu okuyacak olan insanlar … Depresif değildim , intihar meraklısı değildim , kötümser değildim , ölmeye niyetim yoktu . Peki ama neden yapıyordum bunu , beni buna biri mi itmişti ? Hayır . Sebebi var mıydı ? Hatırladığım kadarıyla yoktu . Hangi güç beni bütün gün sokaklarda eşek gibi dolaştırıp milletten para toplatmıştı , silah alabilmek için ; ben hangi akla hizmet bilinçsizce , bütün bunları sorgulamadan , sanki tüm bir ömür boyu düşünmüşçesine kararlı bir şekilde gerçekleştirebildim ? Hayır , hayır , hayır ! Yanlış giden bir şeyler va- yordum diye düşünürken , tetiği çekmişim . Son anda duyduğum pişmanlıkla beraber , düşünmeye ancak bu kadar süre bulmuş olmalıydım .