kopya fanzin kopya fanzin - 1 | Page 48

48
kazanır ve onu yok eder. Makine kuvvetleri Zion önünden çekilir, Smith kaynayan Matrix yazılımıysa tazelenir“ hata” larından ayıklanır. Tüm o şaşalı dövüş sahneleri, görsel efektler, gereksiz diyaloglar ve dini / mitolojik çorba bir kenara bırakılırsa, basitçe Matrix’ te olan:“ Seçilmiş Kişi” Neo’ nun, insan ırkının bedenlerini sömürgeleştiren Makinelere karşı, Zion’ un imhasını diplomatik bir alicenaplık sayesinde“ bir süreliğine” ertelemiş olduğu gerçeğidir.
İmgenin nasıl inşa edildiği incelenirse Makina’ nın her şekilde ipleri elinde tutan, kalabalık ve Zamanın Ruhu’ nun yanında olduğu olarak kurulduğu görülür. Zion halkı ise ne kadar çabalarsa çabalasın Makine’ ye olan savaşta onu yenemeyendir. Ayrıca teknolojik imkânlara sahip olsa da Makine kudretine katiyetle yaklaşamaz. Kent, direnir fakat bu en başından kaybetmeye mahkûm bir mücadeledir. Yani eğer Neo’ nun üzerinde kumar oynayacak bir kozu olmasaydı Mimar’ ın belirtmiş olduğu üzere kendinden önceki beş Seçilmiş Kişi’ nin beceremediği gibi kenti helaktan kurtaramayacaktı. Böylelikle distopik evrendeki son insan şehri de haritadan silinecek, Makine’ nin enerjisini / patronun emeğini sömürmediği hiçbir beden, Şantiye dışında hayatta kalmayacaktı. Ezcümle, Makine / Patron’ un, Matrix / kapitalist sistemdeki hâkimiyeti üçlemenin sonunda sarsılmaz. İnsan / işçi, varlığını Makine / Patronla müzakere ederek bazı haklarının bilinmeyen bir süre için korunmasını sağlayabilir. İnsan tarlalarında programı kabul eden / Başka Bir Alternatifi Olmayan bireylerin vücut enerjileri / emekleri Şantiye’ de sömürülmeye devam edecek, yalnız bilinçlenerek tarladan çıkan kişilerin kurduğu komünün varlığına“ belli bir zaman diliminde” dokunulmayacaktır.
Zion şehrinin kerhen hayatta kalışı; Makine / Patron tahakkümünün“ hiçbir şekilde parçalanamayacağına” yönelik verdiği mesaj sebebiyle, seyirci zihninde doğrudan bir tahribat yarattığı aşikârdır. Makine / Patron için Matrix’ e bağlanmayan insan / işçi belirli aralıklarla yok edilmesi gereken yaşam formudur. Ayrıca insan / işçi, Matrix evreninde devrimi gerçekleştirememesi için kasıtlı / ideolojik olarak sakat bir şekilde tasvir edilmiştir. Şöyle ki; teknolojik imkanlara sahip olunsa bile Makine / Patron kudretine erişilemez, kalabalık insan sayısına rağmen Makine’ yle yarışılamaz, savunma sanatları ya da silah eğitimi alınsa dahi Makine yenilemez( Neo’ nun Ajanları’ ı yenebilmesi ya da Zion savunması sırasında bombalanan birkaç robot yalnızca kathartik bir sinema hamlesidir.) Senaryonun insan / işçi’ ye biçtiği bu zorunlu rol sebebiyle Neo’ nun devrimci değil reformist bir siyasal lider pozisyonu alması kaçınılmazdır. Zira bir kültür endüstrisi metni olarak Matrix senaryosu, üç film boyunca sadece sistemin sürekliliğini onun yıkılamayacağını sadece belki uzlaşıla-