Anket sonucunda tüm kademe ve yaş gruplarında en önemli sorun maddelerinden birinin sınıf rehberlik faaliyetlerinin yapılacağı rehberlik saatinin olmaması durumudur. Bu durum hem rehberlik öğretmeninin yapacağı sınıf rehberliği, test anket uygulaması vb. hem de sınıf rehber öğretmenlerinin rehberlik etkinlik ve faaliyetlerini yapacak zaman bulamaması nedeniyle önem taşımaktadır. Yoğun ders programı içinde derslerden alınacak zamanın telafi edilememesi nedeniyle rehberlik faaliyetleri ikinci plana düşmektedir. Böylece okul rehber öğretmeni yapacağı uygulama, faaliyet, sınıf rehberliği, yönetmelik ve gelen yazılar çerçevesinde yapılacak ekstra faaliyetler için ders alabilmek adına deyim yerindeyse kapı kapı dolaşmak zorunda kalıyor. Sonucunda yapılan işin önemsenmediğine, hatta mesleğinin önemsenmediğine inanmaya zorlanıyor ve mesleki doyum konusunda yara alıyor. “12. Rehber öğretmenlerin sınıf rehber öğretmenlerinden, rehberlik faaliyetlerinin uygulanması konusunda yeterli yardım ve desteği alamaması.” Maddesi de aynı nedenden dolayı yüksek çıkmaktadır. Yetiştirmeye çalışılan derslerin arasında sıkıştırılmış rehberlik yapmak doğal olarak zor gelmektedir.
Yine anket sonucunda tüm kademe ve yaş gruplarında en önemli sorun kaynaklarından bir diğeri ise rehberlik alanında bürokratik işlerin artması durumudur. Son yıllarda yoğunlaşan çeşitli çalışma alanlarına ait raporlar, rehberlik programlarında olmasına rağmen ekstradan istenen çalışmalar ve raporları, hemen hemen okul içindeki tüm kurullar, ekipler, komisyonlar ve bunlara ait raporlar rehberlik öğretmenini asıl çalışma alanından uzaklaştırmakta ve aldığı mesleki doyumu engellemektedir. Ayrıca tüm okul çalışanlarının el atması ve ortak olarak çalışması gereken bazı konuların sadece rehberlik öğretmeninin çalışma ve sorumluluk alanıymış gibi görülmesi de eklenebilir bu konuya. Örneğin ihmal ve istismar durumunda durumu fark eden kim olursa olsun bildirim yükümlülüğü olmasına karşın okullarda genelde bu yükümlülük rehberlik öğretmenine bırakılmaktadır. Bildirimi yapılan öğrenciyle çalışma sorumluluğu zaten üzerinde olan rehberlik öğretmeni ayrıca diğer bireylerin fark ettiği durumu bildirme yükünü de yüklenmek zorunda kalıyor. Başka bir örnek olarak bağımlılık konusunu ele alalım. Bağımlılık konusu okul olarak topluca gayret sarf edilmesi, ortak komisyonlar kurularak okul yönetimi ve öğretmenlerin hatta velilerin işbirliği halinde yapılması gereken çalışma konusu olmasına rağmen sadece rehberlik öğretmenlerinin omuzlarına bırakılmıştır. Şiddet, akran zorbalığı, davranış problemleri vb. diye çoğaltılabilir. Kaynaştırma öğrencilerinin yönlendirme işlemlerini yürüten rehberlik öğretmeni bununla kalmayıp bu öğrencilerin bireyselleştirilmiş eğitim planlarının yapılması, destek eğitim odası eğitimlerinin planlanması, dosyalarının tutulması ve hatta Rehberlik Hizmetleri Yönetmeliğinde “m) Destek eğitim odasında eğitim alan kaynaştırma öğrencilerinin gelişimini takip eder. Öğretmenlere bu konuda rehberlik eder.” gibi bir ibare ile bu alanda bir mesleki sorumluluğu ve eğitimi olmamasına rağmen destek eğitim odası gelişim takibi ile bile görevlendirilebilmektedir. Böylece BEP geliştirme birimi başkanlığını yürüten okul yönetimi olmasına rağmen dosya tutulması, destek eğitim planlanması gibi işler okul yönetimince rehberlik servisine bırakılmaktadır. Yine alan ve branşına göre öğrencilere yapılması gereken kaba değerlendirme, bep planları, destek eğitim odası planları ve destek eğitim odası gelişim takibi, ilgili alan ve branş eğitimi ve sorumluluğu olmayan rehberlik öğretmenlerinden sorulmamalıdır.
Anket sonuçlarında oldukça yüksek skorlu olan başka bir sorun ise Psikolojik danışmanların/rehberlik öğretmenlerinin üniversitede aldıkları eğitim ile okullarda beklenen işler arasında farklılık olmasıdır. Rehberlik öğretmenlerinin üniversitede aldıkları eğitimin merkezinde olan psikolojik danışma, bireysel ve grup rehberlikleri okullarda yoğun iş yükünün arasında ve kalabalık okullarda öğrenci sayısı ve sorun sayıları nedeniyle tam ve verimli bir şekilde yapılamamakta bir süre sonra ise en az uğraşılan alan durumuna gelmektedir. Böylece okullara atandığında aldığı eğitimin ışığında heyecanla işe başlayan bu öğretmenler eğitimlerinin dışında her işe, toplantıdan toplantıya koşarken buluyorlar kendilerini. Anket sonuçlarından da anlaşılacağı üzere bu madde rehberlik öğretmenlerinin kariyerlerinin başlangıcında ve orta kariyer evrelerinde oldukça yoğun bir problem teşkil etmektedir. 40 yaş sonrasında ise deneyim, duruma alışma kabullenme, belki rahatlık ve coşkuda kayıp gibi nedenlerle yarı yarıya bir düşüş göstermektedir.
33