Kalabalık Dergi Kalabalık Shi | Page 19

El yazısı olmayan hangi paragraf basit görünmezdi ilk bakışta? Hangileri ilk cümlesinde duraklamak ve nefes almakla sonuçlanırdı? Hangisi o ilk cümleyi okumaya iterdi kişiyi? Peki, hangileri onu saklama açlığı verirdi? Elindeki sayfayı hızlıca katlayıp çantasına koymadan önce okuduğu cümle ona garip bir heyecan bırakmıştı. Dolmuştan indiğinde yaptığı bu hareketin ilgi çekip çekmediğini görmek için içerideki yolcuları hafifçe süzdü. Birkaç yüz metre sonra evine vardığında çantasından çıkan Pandora’nın kutusu mu olacaktı? Evet, belki bir sebeple herkes bu kutunun bir parçasına el sürdüğünü düşünmüştü, oysa şimdi o, bu parçalardan birini yanında taşıyor gibiydi. Eve girdiğinde masa lambasını yaktı, çantasını kucağına alıp yatağa oturdu, sayfayı çıkartıp okumaya başladı; ‘’Biz balıklar neden sessiz kalırız, aslında neden susmayı sizlerden iyi biliriz biliyor musun? Kendi dünyamızın sınırlarını sadece yukarı doğru yüzerek anlayabiliriz de ondan, bu edep dudaklarımızı memnuniyetle mühürler… Sizler mi? Tâbi ya! Sonsuz boşluğu umut edinen sizler…’’ Devam edebilir… 19