Kalabalık Dergi Kalabalık Dergi 4. Sayı | Page 11

Kalabalık Ağustos 2013 Gurbet Türküsü Savaşır kızıl ile mavi bir dağın iki arasında... Kayıkçılar çekerken ağlarını, Değirmen usanmışken devrü devrandan Yorgun ayak sesleri duyulur; İki odalı dünyasına gitmekte olan... Martılar uçuştu evvela Umulmadık yağmurların pençesinden. Ömrümüzün hüzün bahçesinden Martılar bağrıştı neden sonra: Ah sen söyle uzandığım kaya Yaşasam gençliğimi baştan Değer mi başım aya? Bir musiki çalar Sirkeci’de; İçinde hayat olan bestesiz musiki Sönerken güneşin saltanatı, Gördük bakırını eskicide. Ben ki alsam karşıma İstanbul’u Bağırsam meydanlarda Mevsimin erguvan vakti olduğunu! Ki ben ana bildim sılayı Gurbette gördüm akla karayı Memleketim... İlle de memleketim Toprağına karışsın kemiğim, etim. Fatih ARSLAN 11