Kalabalık Ağustos 2013
Gurbet Türküsü
Savaşır kızıl ile mavi bir dağın iki arasında...
Kayıkçılar çekerken ağlarını,
Değirmen usanmışken devrü devrandan
Yorgun ayak sesleri duyulur;
İki odalı dünyasına gitmekte olan...
Martılar uçuştu evvela
Umulmadık yağmurların pençesinden.
Ömrümüzün hüzün bahçesinden
Martılar bağrıştı neden sonra:
Ah sen söyle uzandığım kaya
Yaşasam gençliğimi baştan
Değer mi başım aya?
Bir musiki çalar Sirkeci’de;
İçinde hayat olan bestesiz musiki
Sönerken güneşin saltanatı,
Gördük bakırını eskicide.
Ben ki alsam karşıma İstanbul’u
Bağırsam meydanlarda
Mevsimin erguvan vakti olduğunu!
Ki ben ana bildim sılayı
Gurbette gördüm akla karayı
Memleketim... İlle de memleketim
Toprağına karışsın kemiğim, etim.
Fatih ARSLAN
11