TGF-beta, latent TGF-beta bağlayıcı proteine (LTBP) kovalent olarak bağlı bir kompleks (LLC) olarak hücre
dışı ortamda salgılanır. LTBP'ler, iki protein arasında paylaşılan karakteristik 8-Cys modülü vasıtasıyla FBN1
ile etkileşir.
Olgun TGF-Beta'nın mikrofibrillere düzenleyici olarak bağlanması ile TGF-Beta'nın kontrolsüz aktivasyonunu
engeller. Fizyolojik koşullar altında TGF-Beta, LTBP'nin FBN1'e kontrollü bir şekilde bağlanmasıyla inaktif
bir halde tutulur. Mikrofibrillerin parçalanması, yetersiz veya işlevsiz FBN1'in, LTBP'nin azalmış bağlanma
kapasitesine ve hücre dışı ortamda TGF-Beta'nın artmış aktivitesine yol açmasıyla indüklenir. TGF-Beta,
kollajen üretimine neden olur, ECM yeniden biçimlenmesini sıkı bir şekilde düzenler ve doku fibrozuna yol
açar ve organ yapısını ve işlevini tehlikeye atar.
Gözlenen Semptomlar Nelerdir?
En ciddi semptomlar, vasküler düz kas hücrelerinden
(VSMC) ve elastik liflerden oluşan inen aortanın
tunica media bölgesinin bütünlüğünün azalması
gibi kardiyovasküler sistem anormalliklerinden
kaynaklanmaktadır. Bu aortik anormallikler,
elastik fiber parçalanması ve artmış kollajen
depozisyonundan kaynaklanmaktadır. Mutasyonun
şiddetli etkileri, hayatı tehdit eden bir aort
anevrizması veya diseksiyon meydana gelene kadar
genellikle asemptomatiktir.
Aortik halkanın genişlemesi ile ağır aort yetmezliğine
ait belirtiler (dispne, ortopne, paroksismal dispne,
aşırı terleme) görülür. Miyokard hipertrofisi, anjinal
ağrı, daha ileri yaşlarda kalp yetmezliği, pulmoner
ödem gelişebilir.
18