ANALİZ
Guidelines’a sahip olan Amerika’da gerçekleşti ve Amerika Birleşik Devletleri, Adalet Bakanlığı bünyesine uyum
programlarının kalitesini değerlendirecek uzmanları atama kararı aldı. Kısacası dünya geneline baktığımızda, çalışanların özellikle rekabet kurallarına ilişkin eğitimleri
de içeren etik ve uyum programlarını tamamlamış olmalarının önemi sürekli olarak artmakla birlikte devlet otoriteleri de şirketlerin bu programları uygulamasını teşvik
edici girişimlerde bulunmaya başlamış durumda. Nitekim Rekabet Kurulu da dünyadaki bu gelişmelere paralel
olarak, bir devralma işleminde verdiği kararında uyum
programı uygulanmasını taahhütler arasında kabul etti.
34
yetkilerini, kamu yararı ve hizmet gerekleri doğrultusunda, her türlü keyfilikten uzak, tarafsızlık ve eşitlik ilkelerine uygun olarak kullanırlar” ilkesi eklenmiştir. Ancak bu ilkenin uygulamadaki yeri tartışmalıdır. Kısacası,
rekabet otoritelerinin, şirketlerin etkili bir rekabet
uyum politikası edinip edinmediğine dair değerlendirmelerini doğru olarak yapmasının mümkün olduğunu, uzmanlarına sağladığı eğitimler ve başkaca
yollarla kanıtlaması lazımdır. ABD Adalet Bakanlığı’nın
özel sektörü anlamak için uyum uzmanlarını bünyesinde
bulundurma kararı bu endişeleri aslında bir nebze gidermektedir.
Bu bakımdan, rekabet otoritelerinin nasıl bir politika izleyeceğinin şekillendirilmesi ve değerlendirmelerin ne
şekilde yapılacağının açıklığa kavuşturulması gereklidir
-ki bu politikanın tek başına rekabet otoritesi tarafından
uygulanıp uygulanamayacağı ve nasıl şekillendirileceği
ayrı bir sorunu gündeme getirmektedir. Bilindiği üzere,
Avrupa Birliği ülkelerindeki kamu otoritelerinin birçok
alana (örneğin çevreye) ilişkin yürürlüğe koyacağı düzenlemeleri ve alacağı kararları şekillendirmesinde halkın katılımının sağlanması Avrupa Birliği’nin politikaları
içerisinde ilk sıralarda yer alıyor. Unutulmamalıdır ki rekabet hukukunun amacı da toplumsal refahın ve tüketici
refahının maksimizasyonudur. Ayrıca toplumun bu süreçte yer alması ve önerilerini dile getirebilmesi, rekabet
kurallarının tüketicilerin zararlarının tazminini öngörmesi sebebiyle de önem arz eder. Görüldüğü üzere bu tür
süreçlere toplumun katılımı büyük önem taşıyor.
REKABET OTORİTELERİ YETKİN Mİ BAKALIM!
Gerçekten de, şirketler ile pratisyenler tarafından çok
olumlu karşılanmış olan bu gelişmeler hem işleyen, sürdürülebilir ve istikrarlı bir ekonomiye sahip olunması
hem de devlete olan güvenin sağlanması bakımından
önem teşkil ediyor. Ancak bu gelişmelerin birçok muhtemel problemi ve soru işaretini beraberinde getirdiği
de görmezden gelinmemeli ve bu problemlerin aşılması,
soru işaretlerinin açıklığa kavuşturulması yolunda atılacak adımların en az bu gelişmeler kadar önem taşıdığı
unutulmamalı.
Bu muhtemel problemlerden ilki, kendine has her bir
uyum programının özünün incelenmesinin ve etkin
bir şekilde gerçekleştirilip gerçekleştirilmediğinin
rekabet otoriteleri tarafından değerlendirilmesinin
mümkün olup olmadığı ve mümkün ise etkin değerlendirmesini ne şekilde yapacağına dair oluşan belirsizliktir. Düşünüldüğünde uyum programlarının, reKABAHATLERİNİ BÖYLE AKLAYAMAZSIN
kabet kurallarını uygulayan ve yaptırımlar uygulayan reDeğerlendirmeye dair izlenecek politikanın kim tarafınkabet otoriteleri tarafından değerlendirilmesinden daha
dan gerçekleştirileceği sorunsalına ek olarak bu değernormal bir şey gözükmemektedir. Lakin rekabet otoritelendirmenin içeriğinin ne şekilde olacağının da açıklığa
lerinin, özellikle Avrupa Birliği ülkelerinde rekabet kukavuşturulması ve kapsamının belirlenmesinde çıkarlarallarının etki (“effect-based”) yerine şekil bazlı (“formrın eşit olarak gözetilmesi gereklidir. Öncelikle şunu açıkbased”) uygulandığı ve bunun da işleyen pazar ekonolığa kavuşturmak gereklidir ki; uyum programlarının
misine gereksiz müdahalelere yol açtığı akademisyenler
asıl amacı şirketlerin kendi içerisinde düzenli ve yaile pratisyenler tarafından sürekli vurgulanıyor. Nitekim
salara uygun faaliyetlerle yüksek başarılara ulaşmaRekabet Kurulu’nun bazı yorumlarının, kararlarının ve
sını garanti etmek, çalışanlara hukuka uygun davrandüzenlemelerinin de pazarda umuma bilincini benimsetmek/aşılamak
lanın aksine ters etkiler yarattığını AVRUPA BIRLIĞI
ve çalışanın hukuka aykırı herhangi
söylemek yanlış olmaz. Uygulamada ÜLKELERINDEKI KAMU
bir davranışını kamu otoritelerinden
beklenen etkiyi doğurmayacak karar- OTORITELERININ BIRÇOK
önce tespit ederek gerekli yasal yolların alınmış olmasının yanı sıra, bu ALANA (ÖRNEĞIN ÇEVREYE)
lara ve sair kurumsal yaptırımlara
otoritelerin kamu niteliğine sahip ol- ILIŞKIN YÜRÜRLÜĞE
başvurmaktır. Bu sebeple de, şirketleması, şirketlerin özel çıkarlarını göz
rin rekabet uyum programları uygulama
KOYACAĞI DÜZENLEMELERI
ardı etmeden bu değerlendirmeyi
gerekliliğini kabahatlerini aklama aracı
VE ALACAĞI KARARLARI
yapma yetkinliğine dair soru işaretolarak anlayan her türlü uygulamadan
lerini de beraberinde getiriyor. Gerçi, ŞEKILLENDIRMESINDE
ve değerlendirmeden kaçınılmalıdır.
bu tür tartışmaları engellemek adına HALKIN KATILIMININ
Peki, etkin uyum programının içeriği naKamu Görevlileri Etik Davranış SAĞLANMASI AVRUPA
sıl olmalıdır? Rekabet otoriteleri hangi
İlkeleri ile Başvuru Usul ve Esas- BIRLIĞI’NIN POLITIKALARI
şartlara sahip uyum programlarına dair
ları Hakkında Yönetmelik madde IÇERISINDE ILK SIRALARDA
olumlu bir politika izlemelidir? Uyum
9 uyarınca “Kamu görevlileri, takdir YER ALIYOR.
programlarının hangi sıklıkla gerçekleş-