INmagazine Sayı 28 Etik ve İtibar Derneği INmagazine sayı 28 | Page 24

MAKALE
Etik ihlallerinin otomatize sistemlerle takibi hususu açısından konunun irdelenmesinde de ilgili denetimlerin , uzman denetçiler tarafından sorgulanıp incelenmedikçe şirket büyük verisi taranarak çıkartılan otomatik finansal raporların tek başına finansal suçların ortaya çıkarılmasında yeterli etkiye sahip olmadığı söylenebilir .
20
Türkiye ve Ortadoğu ’ da her ülkenin kendine has bir etik anlayışı ve kanun yorumu mevcut olup çoğu zaman bu değerler bazen Batılı anlamdaki etik değerlerle taban tabana zıttır . Örneğin bir Batı ülkesinde bir kadın çalışanın üzerine giydiği tişörtü eleştirmek temel özgürlüklere bir müdahale niteliğinde algılanabilirken , bir şeriat ülkesinde bu tip bir eleştiri haklı görülebilmektedir . Bir diğer örnek verecek olursak , Batılı bir ekonomide devlet organlarında bahşiş kültürü tamamen yasaklanmışken , Doğulu bir toplumda bu yapılan eylem işin gereği hatta uğuru , olmazsa olmazı kabul edilebilmektedir .
Otomasyon uyum programlarıyla ilgili bir başka sorun da dil bariyeridir . Her ne kadar İngilizce uyum programları tercümeyle tüm dillere çevrilebilse de , ilgili tercümenin ana metni anlaşılmadan metnin tercümesi ile asıl metnin ifade ettiği değerlerin tam olarak algılanması oldukça zordur . Zira dil tarihsel ve kültürel bir miras olup sadece kelimelerin bir araya gelmesiyle anlamlı bir bütün oluşturmaz . Dolayısıyla yabancı bir metnin tam tercümesi istenilen kuvveti vermeyebilir . İletişim ve bilgi aktarımı , günümüz iş hayatının olmazsa olmazı olup hukuk alanında da karşı tarafça anlaşılamayan bir hukuki görüşün veya bir etik değer aktarımının bir kıymeti bulunmayacağını söyleyebiliriz .
Global otomasyon uyum programlarında karşılaşılan bir diğer sorun ise uygulama sorunudur zira şirket merkezi tarafından oluşturulmuş bir etik kuralı kulağa çok mantıklı ve uygulanabilir gelse de , uygulamasının yeterince anlaşılamaması ilgili kuralın uygulanmasının önünde engel olabilir . Birçok firma , şubelerinde olabilecek en az sayıda çalışan bulundurmakta ve bu çalışanların uyum algısı ve yetkinliği – yöneticiler dahil – sınırlı olmaktadır . Bu bahsedilen engel sebebiyle kendine has yöntemler belirlemeye çalışan yerel yönetimler , zaman zaman ilgili kuralın konulma amacının aksine , kuralı arkadan dolaşan ve sistemi daha da tıkayan bir karmaşıklığa sebep olabilir .
Son olarak otomatik uyum programlarında teknik başka bir sorun ise güncelleme sorunudur . Günümüzde teknolojinin gelişmesiyle her gün yeni bir ihlal yöntemi ve bu doğrultuda alınan önlem yönetimi ihtiyacı doğmaktadır . Örneğin 2000 yılında kimsenin dikkatini çekmeyen kişisel veri kavramı , şu anda birçok hukuki soruna yol açmaktadır veya internet üzerinden yapılan satışlar , ambargolu ülkelerde ürün satışı ihtimalini doğurmaktadır . Bu gibi konularda güncellemelerin yapılması , global düzeyde aktif bir uyum profesyoneli ağının yaratılması ve bu ağda bulunan profesyonellerin