mantıklı hale getirebilirler. Bu cazibeye
yenik düşmemeleri için, iki ana kural
dünya çapında tüm rekabet hukuklarında kabul edilmiştir: Rakiplerin ile
uzlaşma yapmayacaksın ve pazardaki
gücünü rekabeti ortadan kaldırmak
için kötüye kullanmayacaksın. Sorun
şu ki, bu iki kuralın ihlali o kadar değişik
şekillerde mümkün ki, bunların hepsini de aynı kefeye koyup çete suçu gibi
muamele etmek mümkün değil. Rekabet ihlallerini bir gösterge üzerinde, bir
uçta uzlaşma ile ilgili rekabeti kısıtlayıcı
davranışlar; diğer uçta ise pazar gücü ile
ilgili rekabeti kısıtlayıcı davranışlar olarak
sıralayabiliriz. Bu göstergede şirketler
arası uzlaşmalar en etik olmayan noktada yer alacaktır. Bu tür davranışlar genel
olarak “kartel” olarak tanımlanmaktadır
ve karteller gerçekten de mükemmel bir
çete suçu olarak değerlendirilebilir.
Karteller, tüketicilerin serbest piyasalarda rekabet olsaydı elde edecekleri adil
payı gasp etmek amacıyla oluşturulur.
Varsayalım ki, dondurma üreticileri çok
satan bir dondurma çeşidi için rekabetçi pazar koşullarında oluşmuş olan satış
fiyatının üzerinde bir fiyat belirlemiş olsunlar. Bu ihtimalde söz konusu şirketler, ürünlerini geliştirme veya yeni ürünler üretme konusunda rekabet etmeyi
bırakıp; aynı ürünleri çok daha yüksek
fiyatlarla satacaklardır.
Söz konusu kartelin devam ettirilebilir bir
kartel olduğunu, kartel üyelerinin kartele
ihanet etmediklerini ve alınan kararlara
uyduklarını da varsayımımıza ekleyelim.
Bu kartel anlaşması sürdükçe üreticiler
kazançlarını içselleştirmeye devam edeceklerdir. Bunun yanı sıra, pazarda şartları iyileştirmek için üreticileri iten güç
olan rekabet ortadan kalktığı için tüketiciler ürünlere değerinden daha yüksek
fiyatlar ödeyecek ve dahası daha gelişmiş ve yeni ürünlerden; örneğin düşük
kalorili organik dondurmadan yoksun
kalacaklardır. Bu senaryo, elbette konunun basite indirgenmiş halidir.
Benzer varsayımı hammadde pazarına
uygulayalım. Dondurma üreticilerine süt
tozu tedarikinde bulunan teşebbüslerin
benzer şekilde fiyat belirlemesine gittiklerini farz edelim. Kendi aralarında yüksek bir rekabet içinde olduklarını varsaydığımız alıcılar, yani dondurma üreticileri
REKABET ORTADAN KALKTIĞINDA, TÜKETİCİLER ÜRÜNLERE
DEĞERİNDEN DAHA YÜKSEK FİYATLAR ÖDEYECEK VE DAHASI
DAHA GELİŞMİŞ VE YENİ ÜRÜNLERDEN; ÖRNEĞİN DÜŞÜK
KALORİLİ ORGANİK DONDURMADAN YOKSUN KALACAKLARDIR.
yüksek kartel fiyatlarını içselleştirerek
dondurma fiyatlarına yansıtmamakta ve
kartelin gerçek kurbanı olmaktadırlar.
Başka bir olasılık da, hammadde satıcılarının içinde bulunduğu uzlaşmadan
haberi olmayan dondurm