ANALİZ
B
44
Rekabet Hukuku
Bağlamında Etik
Rekabet ihlali riski taşıyan bazı iş yapma
şekilleri, bazen yalnızca kurumsal kültür
bu yönde alıştığı için işin doğru yapılma
metodu olarak kabul edilir. Hatta bazen
şirketin, davranışının hukuka aykırı
olduğunu, şirkete karşı kanuni yollara
başvurulduğunda fark ettiği haller de olabilir.
Ancak gerçekleştirilmesi için kanuna aykırı
olduğunun bilinmesi gereken diğer davranışlar
için hiçbir bahane sunulamaz. İşte bu nokta,
tam olarak rekabet hukuku ve etiğin kesiştiği
yerdir. Rekabet hukuku uzmanı, Dr. M. Fevzi
Toksoy, Inmagazine’in ikinci sayısı için yazdı…
Yazı: Dr. M. Fevzi TOKSOY
u yazının amacı, bir yandan rekabet hukukunun temel prensiplerini sunarken, diğer yandan onun
uyum ve etik ile olan ilişkisine
dikkat çekmek. Bunu da özellikle
kurumsal şirketlerin yöneticilerine yönelik bir bakış açısıyla sunmak istiyorum.
Zira, yöneticilere yol gösterici nitelikte rekabet
hukukunun etik kavramı ile bağlantısını kuran
çok fazla yazın bulunmamakta. Şirket yöneticileri
rekabet hukuku konusunda gittikçe daha bilinçli
bir hale gelseler de; bu farkındalığın daha çok
konunun kariyer bakımından bir tehdit unsuru
olarak görülmesi sebebiyle geliştiğini düşünüyorum. Amacım, bu kaygıları biraz daha rasyonel
temellere oturtabilmek.
Kurumsal uyum kurallarının diğer öğeleri elbette ki rekabet hukukundan daha az önemli değildir, ancak rekabet kurallarının ihlal edilmesi
durumunda ortaya çıkan sonuçlar göz önünde
bulundurulduğunda rekabet uyumunun öneminin diğerlerine göre daha öne çıktığı görülebilir.
Şirketleri rekabet hukuku ihlallerinden alıkoymak amacıyla öngörülen yaptırımlar her geçen
gün daha da ağırlaştırılıyor. Özellikle ortada bir
kartelin olması halinde; kartele taraf olan şirketlere yüzlerce milyon dolara ulaşan para cezaları
verilebiliyor ve dahası; kartele taraf olan şirketlerin itibarı, belki de hiç onarılamayacak şekilde
zarar görebiliyor. Böylesine ağır cezaların düzenlenmesinin temel nedeni, aslında oldukça basit:
Rekabet hukuku kapsamındaki suçların tespit
edilebilirliği çok zor olduğundan, kanun koyucu,
öngörülen ağır cezalarla şirketleri ve yöneticileri
daha en başında ve en etkili olacak şekilde rekabet ihlalinden caydırma amacı güdüyor.
SINSI DÜŞMAN: KARTELLER
Burada ilk olarak rekabet hukukunun neleri yasakladığını hatırlatmakta fayda olduğunu düşünüyorum. Öncelikle, ekonomik aktiviteler bütün
rakip şirketler arasında rekabet çerçevesinde
gerçekleştirilmelidir. Her türlü ekonomik aktivitede daha iyi ürün ve hizmetin daha ucuz fiyatlara tüketiciye sunulması rekabet sürecinin ideal
sonucu olarak görülmektedir. Ancak maalesef
bu süreç piyasa ekonomisinde faaliyet gösteren
her şirket için temel hedef olan kârlılığının maksimizasyonunu ya da pazarda devamlılığı garanti
etmiyor. Kârlılığın maksimizasyonu ve pazarda
devamlılık; teşebbüsler için öyle cazip hedeflerdir ki, aşırı kârlılığa ulaşmak ya da en azından
rekabet oyununda yerlerini garantilemek için
teşebbüsler bazen rekabetten kaçınıp, rekabeti
kısıtlayıcı davranışlarda bulunmayı kendileri için