INmagazine Sayı 13 | Page 40

38

38

2009 ’ da 1,2 milyar dolara Amazon ’ a satılan Zappos , Amazon grubu içinde bağımsızlığını koruyarak yoluna devam ediyor . Hsieh yine CEO ve ” Mutluluk Dağıtmak ” başlıklı kitabı en çok satanlar listesindeki kitaplardan .
Eğer Angelina Jolie ’ nin kendine ait zamanlarda ne giydiğini merak ediyorsanız çok büyük bir ihtimalle Everlane markası ile tanışırsınız . O da bir başka e-ticaret markası … 2 2010 yılında o zamanlar 25 yaşında olan Michael Preysman ’ ın kurduğu şirket , Zappos gibi ayakkabı ve tekstil ürünleri pazarlıyor . Kendilerini ; “ mükemmel kalite , etik fabrikalar ve radikal şeffaflık ” şeklinde ifade ediyorlar . 1,1 milyon dolarlık bir girişim sermayesinin ürünü olan Everlane ’ i gerçekten farklı kılan , her bir ürün etiketinde o ürünün gerçek maliyetlerinin yer alıyor olması . Hammadde , işçilik , nakliyat , vergiler şeklinde kuruş kuruş hesaplanarak sunulan fiyatlandırma “ radikal şeffaflıklarının ” göstergesi olarak tanımlanıyor . Etik fabrikalar en çok gurur duydukları alan . Çünkü hammadde kaynağından başlayan bir etik sorgulama , çalışanların ücretlendirilmesi , iş yeri ortamı , çevre performansı , sosyal projeler gibi birçok konunun düzenli olarak denetlendiği karşımıza çıkıyor . Everlane kültürü bu temel üstüne tasarlanmış politika ve süreçlerle inşa ediliyor .
Zappos ve Everlane gibi sayabileceğimiz daha onlarca markanın varlığı ile iç içe yaşıyoruz . Dünyanın hangi coğrafyasında yaşadığımız çok önemli değil . Adımız , çalıştığımız şirket , unvanımız , inançlarımız , cinsiyetimiz ve daha pek çok şey önemli değil . Yeter ki bir elektronik posta adresimiz ve geçerli bir kredi kartımız olsun . Farklı logoların temsil ettiği hiç bilmediğimiz ve büyük bir ihtimalle hiçbir zaman tanışmayacağımız markaların kültürel dünyasında geziniyoruz .
AMAZON VE DÜNYANIN GERI KALANI 2018 ’ e geldiğimizde Amazon 768 milyar dolar ile dünyanın en değerli şirketlerinden biri oldu . Ayrıca 150 milyar doları aşan bir marka değeri ile Google ’ ı solladı . 1990 ’ lı yıllardan bu yana Amazon ’ a yatırım yapanlar yanılmamışlardı . Ama önümüzde daha önemli bir gerçek var . Tekrar iki kutuplu bir dünya var karşımızda ; Amazon ve dünyanın geri kalanı . Amazon ’ u ameliyat masasına yatırıp parçalara ayırdığımızda
EVERLANE ’ I GERÇEKTEN FARKLI KILAN , HER BIR ÜRÜN ETIKETINDE O ÜRÜNÜN GERÇEK MALIYETLERININ YER ALIYOR OLMASI . HAMMADDE , IŞÇILIK , NAKLIYAT , VERGILER ŞEKLINDE KURUŞ KURUŞ HESAPLANARAK SUNULAN FIYATLANDIRMA “ RADIKAL ŞEFFAFLIKLARININ ” GÖSTERGESI OLARAK TANIMLANIYOR .
İnternetin daha “ suya ‘ bu ’ dediği ” dönemde Jeff Bezos ile açıldı bu kapı . Elektronik alışverişi kitapla başlatan Amazon gururla “ yıllarca zarar edeceğini ” söylüyor ; söyledikçe yatırım alıyordu . Güven ve itibarın nasıl bir şey olduğu gizliydi sanki bu söylemin satır aralarında . Nasıl oluyor da zarar edeceği bilinen bir şirketin hisselerine yatırımcılar ısrar ve inatla yatırım yapıyorlardı ?
“ Hiçbir ekip iki pizza ile doyabilecek insan sayısından fazla olmamalı ...” Jeff Bezos hemen bu başarının inovasyon ve teknolojinin evliliği sonucu geldiği izlenimine sahip olabiliriz . Tabii ki yönetim anlayışı ve Jeff Bezos ’ un kişiliğinde olgunlaşan liderlik bu başarının yapı taşları . Ama bunların hiçbiri tüketici hizmetleri ile ilgili Amazon kültürünün önüne geçemiyor . Bu kültürün özünü de Jeff Bezos ’ un ünlü pizza benzetmesi var ; “ Hiçbir ekip iki pizza ile doyabilecek insan sayısından fazla olmamalı ...” Yaratıcı ve yenilikçi ( inovatif ) bir şirket olmanın temel göstergelerinden bir tanesi “ hız ”. Amazon şirket kültürünün en önemli özelliklerinden biri . Ama bu “ hız ” ve şirketin hız beklentisine cevap verebilmek amacıyla Amazon ’ un yönetim şekli günümüzde “ en değerli şirketlerden biri olan Amazon ’ un itibarına musallat olmuş ” durumda . New York Times ’ da çıkan bir makale sanki binlerce Amazon çalışanının hislerine tercüman oldu . 3