Gıda Güvenliğinde Blockchain Teknolojisi Gıda Güvenliğinde Blockchain Kullanımı | Page 6

yapılmıştır.”  Gıda  güvenliğinin  sağlanmasına  ilişkin  ciddi  çalışmalar  1900’lerden  sonra   başlamıştır.   Bilhassa   ikinci   dünya   savaşından   sonra   ekonomik   istikrarı   sağlamak   ve   kalkınmayı   gerçekleştirme   amacıyla   kurulan   ulusları   kuruluşların   arasında   yer   alan   FAO  söz  konusu  alanda  uluslararası  çapta  faaliyet  gösteren  en  yetkili  kuruluş  olarak   karşımıza   çıkmaktadır.   Yeşil   Devrim,   gıda   güvenliği   konusunda   en   çok   tartışmaya   sebep   olan   gelişmelerden   biridir.   Yeşil   Devrimle   birlikte,   bilhassa   gelişmekte   olan   ülkelerde  yaşanan  açlık,  kıtlık  vb.    sorunlarla  mücadele  etme  adına,  birim  alandan  daha   fazla   verim   alınması   amacıyla   yoğun   kimyasal   girdiler   tarım   sektörüne   girmeye   başlamıştır.  1980’lerde  başlayan  bu  dönemde  bilinçsiz  ve  yanlış  ilaç  kullanımı,  kimya   gübrelerin   kullanımı   sonucunda   ekolojik   denge   bozulmaya   başlamış   olup,   bu   durum   çevre  ve  insan  sağlığı  üzerinde  negatif  etkiler  ortaya  çıkmaya  başlamıştır.  Bu  nedenle   özellikle  gelişmiş  ülkelerde  artan  tüketici  bilinci  ile  birlikte  sürdürülebilir  tarım  ve  gıda   güvenliği  kavramları  tartışılmaya  başlanmıştır.    Artan  bilinçle  birlikte  gelen  tartışmalar   başta   FAO   olmak   üzere   uluslararası   kuruluşların,   diğer   ülkelerinde   katılımıyla   gerçekleştirdikleri   gıda   zirveleri   ve   çeşitli   konferanslarla,   gıda   güvenliği   konusunda   çalışmalarda  bulunmuşlardır.     20.  yüzyılda  bilim  ve  teknolojideki  gelişmelere  paralel  olarak,  tüketici  tercihlerinin  hızla   cevaplanabilmesi,   gıda   üreticilerinin   küreselleşme   sürecinde   serbest   rekabet   ortamında  ayakta  kalabilmesi  için  üretim  ve  yönetim  sistemlerinde  kalite  güvencesi,  iyi   üretim   uygulamaları   vb.   yeni   uygulamalar   getirmiştir.   Söz   konusu   uygulamalardan   “genetiği   değiştirilmiş   organizmalar”   tarım   sektörüne   girmeye   başlamıştır.   Küreselleşmenin  etkisiyle  birlikte  uluslararası  tarım  ürünleri  ticaretinin  yaygınlaşması   gıda  zinciri  açısından,  gıda  güvenliğine  uygun  stratejiler  geliştirmeyi  zorlaştırmaktadır.   Bunun  en  temel  sebebi,  her  ülkenin  farklı  mevzuat  ve  kalite  güvenlik  uygulamalarının   oluşudur.   AB   topluluk   içindeki   ülkelerin   birbiriyle   olan   tarımsal   ürün   ticaretinde   belli   kurallar   getirmiş   ve   üçüncü   ülkelerle   yapılan  ticarette   kendi   prosedürlerine   uymasını   talep  etmektedir.  Tarladan  sofraya  şeklinde  tanımladığı  gıda  güvenliği  prensibiyle  tüm   süreçlerde   bu   prosedürleri   uygulamaya   çalışmaktadır.   Türkiye   açısından   gıda   güvenliğinin   gelişimi   AB’ye   uyum   çalışmalarıyla   hız   kazanmıştır.   Türkiye’nin   söz   konusu  alanda  FAO  gibi  kuruluşlara  üyeliğinin  yanında  bu  kuruluşların  yapmış  olduğu   faaliyetlerde  bulunmaya  çalışmaktadır.         6