¹ 8-9( 8) 2015
MUZ( мұз): 1. Muzlugillerden, sıcak bölgelerde yetişen, bir çenekli, çok yıllık bir bitki. 2. Bu bitkinin kendine özgü hoş kokulu, tatlı, besleyici, kalın kabuklu, uzun meyvesi.( TDK / TS, 1427) NAR( нар): Nargillerden, yaprakları karşılıklı, çiçekleri büyük, koyu kırmızı renkte, küçük bir ağaç. 2. Bu ağacın kırmızımtırak sarı sert bir kabukla örtülü, içinde çok sayıda kırmızımtırak, sulu taneler bulunduran yuvarlak yemişi.( TDK / TS, 1456) OT( от): Toprak üstündeki bölümleri odunlaşmayıp yumuşak kalan, ilkbaharda bitip bir iki mevsim sonra kuruyan küçük bitkilere verilen ortak ad.( TDK / TS, 1517) SAP( сап): Bitkinin da yapra çiçek vb. bölümlerini taşıyan, ağaçlarda odunlaşarak gövde durumunu alan bölüm.( TDK / TS 1699) TAL( тал): Kök, sap ve yaprak şeklinde farklılaşmamış bir bitkinin yaşama ve büyüme organı.( TDK / TS, 1894) TERME( терме): Bir tür yaban turpu.( TDK / TS, 1960)
ÜZÜM( үзім): Asmanın taze veya kuru olarak yenilen ve salkım durumunda bulunan meyvesi.( TDK / TS, 2070) Örnek: üzüm üzüme baka baka kararır- her zaman bir arada bulunan, arkadaşlık edinen kimseler, birbirlerine huy aşılar / jüzim jüzimge karay karay karayadı
LINGUISTICS
МҰЗ( muz): Buz.( KZ-TR S., 384)
НАР( nar): 1. Tek hörgüçlü deve. 2. Güçlü, küvvetli.( KZ-TR S., 395)
ОТ( ot): Od, ateş.( KZ-TR S., 419)
САП( sap): Saf, katıksız.( KZ-TR S., 467) ТАЛ( tal): Yaş dalları olan, ince yapraklı ağaç.( KZ-TR S., 514) ТЕРМЕ( terme): Kazak sözlü edebiyetında dombıra eşliğinde terennüm edilen bir nazım türü.( KZ-TR S., 535) ҮЗІМ( üzim): Lokma, parça.( KZ- TR S., 594)
Görüldüğü gibi iki dil arasında aynı biçimde sesletilen ancak farklı anlamlara gelebilen bitki adları vardır. Her ne kadar aynı kökten doğmuş diller de olsa bu tür anlam kargaşası dil öğrenen birisi için sorun oluşturabilecektir. Bu tür sözcükler iki dil arasındaki tuzak sözcüklerdir. Kişi aynı sözcüğü duyunca kendi dilindeki anlamda olacağını düşünerek kullanabilir. Dikkatsizce kullanılan bir durumda ilgili sözcüğü kullanan kişi belki de komik duruma düşebilecektir.
Buradaki sözcükler tüm bitki adlarını içerdiğini söylemiyoruz. Belki bir başlangıç olarak düşünülebilir. Ama yalnızca bitki adlarında bile gerçekten öğrenenler açısından sorun oluşturabilecek durumlar vardır. Sonuç: Bir dönemler tek bir yazı diline sahip olan Türkçe, zaman içerisinde coğrafi, siyasî, tarîhi şartlar sebebiyle çeşitli lehçelere ayrılmıştır. Böylece lehçeler arası aktarmalarda, iletişimlerde temel sorunlar, farklılıklar ortaya çıkmıştır. Özellikle kelimelerde meydana gelen değişikler Türk topluluklar arasında iletişim kopukluğuna sebep olmuş ve Türk boyları birbirini anlayamaz hâle gelmiş. Fakat doğru iletişimin kurulması hayati öneme sahiptir. Bunun en etkili yolu lehçeler arasındaki benzerlikleri ve farklılıkları bilmekten ve böylece ortak bir iletişim dili kurmaktan geçmektedir. Yalancı eşdeğerlik de bunun bir parçası sayılır.
Araştırmalara göre, lehçeler arasındaki yalancı eşdeğerlikler çok sayıda bulunmaktadır.
Çoğu sözcükler anlamlarının tarihsel süreç içerisinde farklı nedenlerden dolayı başkalaştığı görülmektedir. Kültürel, coğrafi ve siyasi nedenler, bir dilin farklı lehçelerinde asıl anlamdan uzaklaşmasına, yeni anlam oluşturmasına sebep olabilmektedir. Bu çalışmada sadece bitkilerle ilgili yalancı eşdeğerlik gösteren sözcükler tespit edilmiştir ve çalışma kapsamı iki sözlük ile( TDK Türkçe Sözcük ve Kazak Türkçesi-Türkiye Türkçesi Sözlüğü) sınırlı tutulmuştur.
Aynı dilden doğduğu varsayılan yazı dillerindeki bu tür sözcüklerin ortaya çıkarılması Türk yazı dilini gelişimi, edebî kabiliyetinin öne çıkması ve Türk sözcükçülüğünün gelişiminde yararlı olacaktır. Yalancı eşdeğerliklerle ilgili bilimsel çalışmalar Türkçenin söz varlığının kaynakları üzerine fikir yürütmemize imkân sağlayacaktır. Bunun için yalancı eşdeğerliklerle ilgili çalışmalara ağırlık verilmelidir. Türk dünyasının birliği ve dirliği sağlaması için ilk önce Türk topluluklarının her türlü alanda iletişimi artırması gerekmektedir. İletişimde en önemli noktalardan biri ise, insanların birbirini doğru anlayabilmesidir. Yanlış anlamaya sebep olan yalancı eşdeğerlikler eserlerin aktarılması ve Türkiye Türkçesinin veya Türk lehçelerinin öğretimi / öğrenimi konusunda büyük sıkıntı yaratmaktadır. Yalancı eşdeğerlikler üzerinde yapılacak çalışmalar dilimizin, tarihimizin ve kültürümüzün aydınlatılmasına hizmet edecektir. Bu çalışmada elde edilen sonuçların ileride bu konuda yapılacak çalışmalara katkı sağlayacağı düşünülmektedir. Kisaltmalar: TDK / TS: Türk Dil Kurumu / Türkçe Sözlük KZ-TR S: Kazak Türkçesi-Türkiye Türkçesi Sözlüğü
Kaynaklar: 1. RESULOV, Asker( 1995)“ Akraba Diller ve Yalancı Eşdeğerler Sorunu”, Türk Dili içinde, Sayı: 524, s. 916-924. 2. CRYSTAL, David( 2010) Cambridge Dil Ansiklopedisi, 2. Baskı, Çevirenler: Kurul, Bursa: Uludağ Üniversitesi Yayınları. 3. ÖZKAN, Fatma( 1999),“ Bugünkü Türk Lehçelerindeki İletişimi Zorlaştıran Kelimeler”, 3. Uluslararası Türk Dili Kurultayı,
Ankara, s. 883-889. 4. UĞURLU, Mustafa( 2004), '' Türk Lehçeleri Arasında Kelime Eş Değerliği '', Bilig 29, Ankara. 5. AKBABA, Dilek Ergönenç( 2007),“ Nogay Türkçesi ve Türkiye Türkçesi Arasındaki Yalancı Eş Değerler”, Bilig içinde, Yaz 2007, sayı: 42: 151-176. 6. GÜNAY, V. Doğan( 2007), Sözcükbilime Giriş, İstanbul: Multilingual Yayınları. 7. UĞURLU, Mustafa( 2000), '' Türk Lehçeleri Arasında Aktarma Meseleleri ve ' Abay Yolu ' Romanı '', Bilig 15, Ankara. 8. BAYNİYAZOV Ayabek, BAYNİYAZOVA Canar( 2007), Qazakşa- Türikşe Sözdik, Almatı. 9. KENAN, Koç, BAYNİYAZOV Ayabek, BAŞKAPAN Vehbi( 2003), Kazak Türkçesi Türkiye Türkçesi Sözlüğü, Ankara, Akçağ Yayınları. 10. Türkçe Sözlük( 2011), Türk Dil Kurumu Yayınları.
34