¹ 7-8( 14) 2016
Ýäåáèåòòàíó
Мақала қазақ ақыны Жамбыл мен Анадолы ақыны Пір Сұлтан Абдал арасындағы шығармашылық байланыстар тақырыбына арналған. Автор Жамбыл шығармашылығы мен Пір Сұлтан Абдал туындыларына салыстырма жасайды.
Статья посвящена теме творческой взаимосвязи между казахским акыном Джамбулом Джабаеваым и Анатолийским поэтом Пир Султан Абдалом. Автор делает сравнение между поэтическим творчеством Джамбула и творчеством Пир Султана Абдала.
CEMILE KINACI
Dr. Gazi Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Çağdaş Türk Lehçeleri ve Edebiyatları Bölümü,
The article is devoted to the topic of the creative relationship between Kazakh akyn Zhambyl and the Anatolian poet Pir Sultan Abdal. The author makes a comparison between the poetic works of Zhambyl and work of the poet Pir Sultan Abdala.
KAZAK AKİNİ CAMBİL( 1846-1945) İLE ANADOLU OZANİ PIR SUL- TAN ABDAL ARASİNDA BIR KARŞİLAŞTİRMA
Tarihte Kazak topraklarının her bir köşesinden sayısız yetenekli akınçıkmıştır. Kazak bozkırlarında birbirinden güçlü akınlık ekolleri oluşmuştur. Batı Kazakistan, Karatav, Doğu Kazakistan ve Yedisu, Arka gibi çeşitli ekoller bunlardan bazılarıdır. Kazaklar arasındaki bu güçlü akınlık geleneğinin üstadı denilebilecek akınlardan biri şüphesiz SüyinbayAronulı’ dır. Kazak halkı arasında“ ot avızdı”,“ orak tildi” akın olarak bilinen Süyinbay Akın( Kınacı 2015: 93), akınlık yeteneği nedeniyle komşu Kırgız halkı arasında da tanınmıştır. Akın Süyinbay, aynı zamanda bir üstat olarak öğrenci de yetiştirerek Kazak akınlık geleneğinin kuşaktan kuşağa aktarılmasına katkıda bulunmuştur. Süyinbay Akın’ ın yetiştirdiği öğrencisi CambılCabayev,“ boynuz kulağı geçer” sözüne uygun olarak âdeta Süyinbay’ ın ününü geride bırakmıştır denilirse yanlış olmayacaktır. Cambıl, üstadı Süyinbay’ ın kendisine açtığı yolda ilerleyerek kendi üslûbunu yaratmayı başarmıştır. CambılCabayev, Kazak halk şiirinin tanınmış bir siması, şiir sanatının âdeta hızlı koşan bir rahvan atı ve Kazak halkının büyük akınıdır. O, Almatı vilayetinin Cambıl kasabasındandır. Cambıl Akın, Ulu Cüz’ denŞapıraştı tayfasının içindeki Ekey uruğundandır. Çocukluğu Yedisu bölgesinde, yani şimdiki Almatı’ nın Cambıl kasabasında geçmiştir. Cambıl’ ın doğup büyüdüğü topraklarda, özellikle Yedisu ve Kazakistan’ ın güney bölgesinde Kazak küycülük geleneği ve akınlık-cıravlık geleneği diğer bölgelere nazaran daha büyük gelişme göstermiştir. Burası söz sanatında usta olan akınların, türkücülerin, hatiplerin çok çıktığı bir bölgedir. Cambıl’ ın annesi Uldan ve dayısı Kanadan da şarkılar, türküler icra eden söz ustalarıdır. Cambıl da bu sebeple çocukluğundan itibaren hep sanatın içinde olmuş ve delikanlılık çağına bu sanat ortamı içinde gelmiştir. Daha küçük yaşlarda dayısıyla birlikte çeşitli meclislere katılmış, kopuz ve dombıra çalmayı öğrenmiştir( Törekulov1989: 242; Togısbayev-Sujikova 2009: 170). Cambıl sanatın beşiği olan bir bölgede dünyaya geldiği için, ondaki akınlık yeteneği de genç yaşından itibaren farkedilmeye başlanmıştır. Şapıraştı’ danzaten geçmişte de Savrık, Suranşı, Ötegen Batır ve çok sayıda akın ve cıravlar çıkmıştır. 1890 yılında Cambıl, Şıbıl adlı bir akınla atışmaya girdiğinde, Cambıl’ ın ne kadar yetenekli bir akın olduğunu gören Şıbıl ona“ Dombırana cin, peri eli dokunmuş gibi sihirli” demiştir( Konıratbayev 1991: 284). Cambıl, daha 16-17 yaşından itibaren halk arasında“ akın bala” olarak adlandırılmıştır( Törekulov1989: 242). Delikanlılık çağında, girdiği meclislerde, tıpkı üstadı Süyinbaygibi, Kırgızlar arasında Cambıl’ ın da namı
yayılmıştır. İşte tam da adı halkın ağzında dolaşmaya başladığı bu dönemde Cambıl, Yedisu’ nun rahvan atı gibi olan akınıSüyinbay’ a rastlamış ve onun yanında yetişmiştir. Üstadı Süyinbay’ ın duasını alarak ondan öğrendiklerini kendi sanatında sentezleyerek akınlık yoluna devam etmiştir.
Bundan sonra, Aykümis, Baktıbay, Sarı, Sarbas, Dosmaganbet, Şanşuvbay, Kulanayan, Kulmanbet gibi o dönemin önde gelen akınları ile akın atışmalarında akınlık hünerini sergilemiştir. O, yalnızca bu akınlarla değil, Kırgızların Balık, Tınıbek, Kalıgul, Naymanbay, Katagan, Arıstanbek, Sagımbek gibi akın-cıravları ve Manasçıları ile sanatını yarıştırmış ve böylece Kırgız akınlık geleneğinden de beslenerek akınlık sanatını daha da geliştirmiştir. Bunun yanı sıra Köroğlu ve Şahmardan gibi destanları da halkın arasında devamlı okuyarak akınlıkcıravlık yeteneği ile halkın sevgisini kazanmıştır( Togısbayev-Sujikova 2009: 170-171).
1916 yılında KazaklarRus Çarlığı’ nın askere alma kararı nedeniyle Rusya’ ya ayaklandığındai, Cambıl da bu ayaklanmayı desteklemiştir. İsyan sırasında Ruslara karşı koyan Kazak yiğitlerini dombırası ve sözüyle överek bunlar hakkında halk türküleri söylemiştir( Altınmakas 2014: 266). Cambıl, isyancıları icra ettiği türküleriyle cesaretlendirip onlara öğütler vermiştir. Bu şiirlerinden Patşa Emiri ve Zildi Buyrık akıllarda kalıp yazıya geçirilenlerdendir. Verniy’ denkomutanlar emir verdi, Bu emrin mahiyeti çok ağırdı.“ On dokuz ile otuz bir yaşındakiler alınıyor” denildi. Soğuk haber, halkı öfkelendirdi.( Zildi Buyrık’ tan) … Hiç kimse Verniy şehrine gitmiyor, İhtiyar kadınlar ve erkekler çocuklarına ağlıyor. Halkın yürek yarasına, Aransa da hiçbir ilaç bulunmuyor. Delikanlıları soran Rus memuru geldi, Halk vermeyiz diye cevelan ediyor.“ Canımızı alsanız da yavrularımızı vermeyeceğiz” diyerek, Geri çekilmeyen zavallı babalar yere yığılıyor.( Zildi
Buyrık’ tan) … Cambıl, 1916 yılındaki isyan sürecinde gösterdiği tavır nedeniyle Çarlık idarecileri tarafından cezalandırılmak istense de halkın sevgisi ve ona olan bağlılığı Cambıl’ ı korumuştur( Törekulov1989: 243).
Cambıl, çocukluğundan itibaren Koblandı, Alpamıs,
34