Tüketilen besinler kadar bu besinlerin nasıl, nereden alındığı ve nasıl hazırlandığı da
sağlık ve beslenme açısından çok önemlidir. Kızartma, tütsüleme, kavurma gibi
pişirme yöntemleri yerine fırında veya buharda haşlama yöntemleri kullanılmalıdır.
Tüketilen besine konulan salça, soslar baharatlar da kalori ve besin içeriğini etkiler.
Yemeklerin içine konulan yağın çe şidi doğru seçilmelidir. Ayçiçeği, mısır, ve doymuş
yağlar yerine zeytinyağı, kanola, Hindistan cevizi yağı, avokado tercih edilmelidir.
Ceviz fındık gibi kuru yemişler de sağlıklı yağlar içerir. Günlük 20-30 gram yağ
tüketimi kalp ve damar hastalıkları gibi birçok hastalıktan korunmak için yeterli bir
sınırdır.
Doğru besin seçimlerini yapmak kadar bunu bir yaşam biçimi şekline dönüştürmek de
çok önemlidir. Sağlıklı beslenmek bir alışkanlık haline getirilmelidir. Doğru besleme
doku yenilenmesi, bağışıklık sisteminin sağlıklı olarak çalışmasına etki eder.
Çocukluk çağından itibaren bu alışkanlığı kazanmak ileriki yaşlarda oluşabilecek kalp
ve damar, diyabet, kanser gibi hastalıkların da önlenmesinde faydalı olur.
Bu alışkanlığı sağlamak fiziksel ve zihinsel gelişime de etki eder. İnsan iyi kalitede ve
sağlıklı besinler tükettiğinde mental açıdan da kendisini iyi hisseder. Bu iyilik hali de
bütün vücuduna etki eder.
Yapılan fiziksel aktivite kişinin beslenmesine destek olur. Yeterli fiziksel aktivite
hastalıklardan korunma ve sağlığın devamını sağlar. Kişinin psikolojisini olumlu
etkiler. Spor yapan kişiler kendilerini iyi hisseder, iyi beslenmeye gayret eder, mutlu
olur ve bu yaşam stiline devam etmek için geçerli bir sebebi olur. Bu da pozitif yönlü
bir döngü oluşturur.
Yeterli fiziksel aktivite yapmayan kişilerin ise bu döngü negatif yönde ilerleyebilir. En
tehlikelisi de kişinin bu yaşam şekline kendini alıştırmasıdır.
Sedanter yaşam denilen bu hareketsiz yaşam stiline sahip kişilerin ileride obezite,
diyabet, kanser, kardiyovasküler hastalıklar gibi hastalıklara yakalanma riski de bir o
kadar artar. Kısaca hareketsizlik, yanında sağlıksız yaşamı da getirir.
Peki bu hareketsiz yaşamdan kurtulmak için neler yapabiliriz? Aslında bu sorunun
cevabı günlük hayatta yaptığımız küçücük değişikliklerle sağlanabilir. Gideceğimiz
yerlere olabildiğince yürümeliyiz, bunu yapacak fırsatımız yoksa bile sürekli sandalye