EMEĞİN SANATI 161. SAYI | Page 34

Emeğin Sanatı 161. Sayı ŞAFAĞA ÇIKAN ÜLKEYİM Ercan CENGİZ dört nokta bıraktım dünyaya hava gibi, su gibi toprak gibi, güneş gibi önce çarmıhlılar düştü koynuma sonra sarı mekaplılar birer birer bir bilseniz, ne adlar takmıştım onlara şafağa çıkan ülkeyim atlılar tepinip durdu üstümde, yıllarca neslime bilendi kılıçlar sonra tüfek icad oldu tanklarla gelip vurdular böğrüme bombaladılar dağ – taş vurup ayırdılar dört parça tel çekip, mayın döşediler ki araya yanıp yanıp karışayım toprağa aç kaldım ekmeğe – suya – seviye kefensiz gömdüm ölümü dilimi tanımayanla komşu tanıyanla dost oldum nicedir meyvesiz piç ağaçları boy verip gölgesini düşürdüler tarlama suyum kirlendi balıklar alıp gitti başını yalnız kaldım dört noktada yaşım küçültülüp asıldım yaşım büyütülüp asıldım kötülükten kötülük beğen dediler cennetlerine tükürüp de geldim kırıldım, sürüldüm, ağladım çocuklarım oldu kızlı – erkekli kimi kayıp kimi cansız bedenleri ile atıldılar üst üste şafağa çıkan ülkeyim kim bilir kaç kez taht kurdular değişti yurdumun adı – tadı kim bilir kaç kez düşenlerin adını çocuklara verdim her döndüğümde toprağa kapısını açık koydum evimin kayıplardan biri gelir diye dilimi konuşanla değil anlayanla yar oldum, yoldaş oldum duvar örmedim araya