Düşününce garip geliyor . İnsan beyninin gelişimi ve neler yapabilecek düzeyde olduğunu düşünmek , onu bu şekilde kısıtlayan ve daraltan sistemlerde , nasılda sıkışıp kaldığı gerçeği ile karşı karşıya bırakıyor . Bu kadar kalıpla kendini aşan organizmalar olarak , verilenle yetinmeyen olmak ta bizi yaratılanlar üzerinde bir varlık yapıyor elbette . Gelişmek ve geliştirmek için kodlanmış başka bir yerde DNA ya dolayısıyla sadece verilen sadece itaat eden olmak DNA ya ters geliyor çoğu zaman . Bu yüzden birçok kısa devre oluyor sanırım . Bu yüzden distopya da var içeride . Kısa devrenin nüksetmesi ve yayılımı nelere yol açabilir düşüneli mi hep beraber ? Verileni almayı reddeden sadece kendi yaşamsal değerlerine önem veren ve bunun için mücadele eden varlıklarla yaşanan bir ülke hayal edelim mesela temelinde . Hayvanların temelde içgüdüsel davranış yaklaşımı gibi geliyor kulağa ama değil . Son derece tehlikeli ve yıkıcı insanın kendi sadece kendi olarak kurduğu iktidar . Bu durum ne yönetebilir ne yönetilebilir olmamakla birlikte sürdürülebilen tek şeyin savaş olduğu bir bireysellikte yok oluş döngüsüne sebep olur . Her şeyi yok eden tehlikeli bir tür olarak kendi yok oluşunu da hızlandırır bu varlık . Düşünmek , tahayyül etmek bile ürkütücü geliyor . Ama an gerçeğinde de yok değil bu varlıklar . Zaten klanların savaşı gibi şu an . Sürdürülebilir temiz bir dünyanın oluşumunu sağlayanlar ordusu ile Yok oluşu hızlandıranlar ordusunun savaşı var ve savaş çok ortada gibi gözüküyor .
Bize ne katacak ya da bizden ne götürecek şimdi bilmiyoruz . Ama şimdilik şunu biliyoruz hayatta bir denge var , denge olması için terazinin iki kefesinde de hemen hemen birbirine yakın yükler olmalı .
BÖLÜM 1
TOPRAĞA ATILAN TOHUM
Bir bebek dünyaya geldiğinde adeta kokusuyla etrafını büyülerken , dünyaya ilk defa gelmiş bir varlık olma halleri ile herkesi kendine hayran bırakır . Düşünsenize sadece parmağını takip edebiliyor diye şaşırabiliyoruz . Ya da mimiklerini keşfetmeye çalışan zavallıcık gülücük attı diye mutlu oluyoruz . Bu küçük varlığı seyrederken hep düşünürüz , bir zamanlar ben böyle miydim , bu korumasızlıkta , bu güzellikte . Her ne kadar Yeryüzü neslinin en yavaş büyüyen yaratıklarından olsak da evrimimiz ve gelişimimiz konusunda kendimize hayran olmamak işten bile değil . Üstün bir geliştirilebilme durumu ile dünyaya geliyoruz . Adeta boş bir ara yüzle geliyoruz ve pluginlerle zenginleştiriliyoruz . Doğru kurulumlarla bir MAC olabilir , Amaçsızca pluginler yüklenirse bir PC oluşabilir .