Raw beslenm e kü l -
türünün başla n g ı ç
Çiğ beslenmede ısrarcı olunmasının başlıca
nedeni ısıl işlem uygulandığında besinlerin
yapısında meydana gelen enzimlerin yıkılması-
dır. Bu yıkım sonucunda vücut sindirim için
gerekli olan bu enzimleri kendisi sentezlese de
bu şekilde enzimin etkinliğinin azaldığı düşünü-
lüyor. Enzim yetersizliğinin ise özellikle sindirim
problemleri gibi birtakım sağlık sorunlarına yol
açtığı biliniyor. Bir diğer önemli neden ise pişi-
rilme sonucu besinlerde birçok vitamin kayıpla-
rının meydana gelmesidir. Doğru pişirme yön-
temleri ile vitamin kayıpları minimize edilebilir.
Aranan diğer özelliklere devam edecek olursak;
Raw beslenmede tüketilen besinlerin %75'inin
çiğ besinlerden oluşması gerekiyor. Bu besinle-
rin başında; taze sebze, taze meyve, çiğ kuru-
yemiş, baklagiller ve tohumlar bulunurken
kurutulmuş meyve, badem sütü gibi bitkisel
kaynaklı sütler, soğuk sıkım zeytinyağı ve
hindistan cevizi yağı da tüketilenler arasında-
dır. Et tüketimi konusunda ise hiç tüketmeyenler
ve sadece balık eti tüketenler olmak üzere iki
farklı görüş bulunuyor. Pişirilmiş et, sebze,
meyve, tahıl, pastörize süt ve süt ürünleri,
rafine edilmiş yağ, şeker, un, kavrulmuş kuruye-
mişler, alkol ve kafein bu beslen-
mede uzak durulması gereken
"yasak" besinlerdir.
no ktası ile insa n l ı -
ğın tarih sa h n e-
sindeki başla n g ı cı
aslında aynı p a y -
dada buluşu yo r.