Türk mizahçıların mizahçılığı sinik değildir . Kendini beğenmi� , halka yukarıdan bakan , ba�ka kimseyi beğenmeyen bir tip değiliz biz . Halkın içindeyiz , halkız . Toplumların Amerikanla�tırılması bu sonuca yol açtı . Cem Yılmaz çok güzel espriler yapıyor , ama hep ba�kasının sırtından yapıyor , hep ba�kasının cebinden yiyor yani . Oysa böyle bir sinizm bizim kültürümüzde yok , bize yabancı bir �ey . Anadolu�da yok . Yani İslam�da var , ama Anadolu�da yok . Almanya�da ünlü kabareci Harald Schmidt de böyle bir siniktir mesela . Almanlar Türklerin salıklarına , salaklıklarına çok gülüyorlar . Ama Türkleri tanımadıkları için ona gülüyorlar . Biz de diyoruz ki , �Biz böyleyiz . Sizi de o kadar salakça seviyoruz . � Aslında sevginin içinde salaklığın olduğunu da söylüyoruz . Alman böyle gülüyor , Türk de �Hakikaten bu kadar salakça seviyoruz yahu� diye gülüyor , yani kendi salaklığına gülüyor . Benim amacım da o zaten . Son oyunum �Islam für Anfänger� ( Acemiler için İslam ) böyle bir �ey . Eğer Alman seyircinin istediği İslam programını yapsaydım , ben de o 50 bin ki�ilik statları doldururdum . Ben yazmadım . Bile bile yazmadım . Bir sene çalı�tık , �Nasıl yapalım ? � diye dü�ündük . Dü�manca davransaydık para kazanırdık , ama amaç o değil . Benim anam babam namuslu Müslümanlardı . Bu namuslu Müslümanların inandığı bir dinin böyle aptal yerine konulması benim ağırıma gitti doğrusu . Buna bir açıklık getirmek lazım . Sen �aydınım� diyorsan , �okumu�um biraz bir �ey biliyorum� diyorsan , senin sosyal sorumlulukların vardır . Siniklerin sosyal sorumluluğu yok .
- İnsanı sinik olmaktan toplumsal sorumluluk duygusu mu kurtarıyor ? �İNASİ DİKMEN - Ya �Sosyal sorumluluğum var� dersin , o zaman İslam�ı da ba�ka türlü yorumlarsın ve Alman�a öyle öğretirsin ya da dersin ki �Evet arkada� , bizde karı dövülür , bizde �öyle yapılır , böyle yapılır , biz de zaten hep yağmayla geçindik . � Ben bunları bilmiyor muyum ? İslam hep yağmadan geçindi , Osmanlı da öyle , kendi bir �ey yaratmadığı ve yağmadan geçindiği için çöktü . Bunları ben söyleyemez miyim ? Bunları söylememek namusluluktur . Tereciye tere satılmaz . Biz buraya gelip bu toplumu İslam�a kar�ı daha çok kı�kırtırsak , o zaman bizim aydın namusumuz falan kalmaz .
- Neden ? �İNASİ DİKMEN - Çünkü benim bir görevim de dinler arasındaki , uluslar arasındaki barı�ı sağlamak . İnsan olarak bunu yapabilmeliyim .
- Kim daha çok gülüyor ?
�İNASİ DİKMEN - İ�in garibi Alman insanı Türklerden daha çok gülüyor . Türkler ikili sohbetlerde çok güler , ama Türkler mesela arabasıyla yola çıktığında çok saldırgan , bencil ... Politikacısı , i�adamı , polisi ... Git Türkiye�ye , görürsün ... Arabaya binen herkes yayanın üzerine üzerine sürer , en basitinden . Onun için Almanları güldürmek biraz daha kolay . Almanları güldürmek istiyorsan , onları namuslu bir �ekilde ele�tireceksin . O zaman gülüyorlar ...
- “ ieter Hildebrandt ’ ın hayatınızda çok önemli bir yeri olduğunu her fırsatta yinelyorsunuz . Siz iki dilde �aka yapabilen , hayatını da böyle kazanan bir insansınız . Hildebrandt ’ ı eğer Türkçe konu�an dünyaya anlatmak gerekseydi , neleri öne çıkararak anlatırdınız onu ? �İNASİ DİKMEN - Almanya�da bu özel televizyonlar ba�ladığında Dieter Hildebrandt�a geliyorlar ve iyatını soruyorlar . Program yapmak istiyorlar . Dieter , asronomik bir rakam söylüyor . �Çok pahalı diyor� televizyoncular . O da �Yahu herkes satılık , benim de iyatım bu� diyor . Bir defasında , konu�uyorduk , bana �Bir namusum var , ama ben namusumun iyatını bilmiyorum , onu öğrenmeye çalı�ıyorum� demi�ti . �Yani namussuzluğa geçi� için ne kadar para gerekiyor , bilmiyorum� demi�ti . Özellikle �imdiki Türk toplumuna Dieter Hildebrandt�ın vereceği çok �ey var : Namus . Dieter�in ente-
18