AVRUPA KULTUR YILLIK 2016-2017 AVRUPA KULTUR YILLIK 2016-2017 | Page 28

kında... Bir örnek vereyim... Ben, Dieter Hildebrandt, bir ba�ka çok ünlü kabareci Urban Priol... Bizde oyunları vardı, oyundan sonra Frankfurt�taki Türk lokantası Manolya�da bulu�tuk. Aramızda, bir de Urban�ın yardımcısı olan Doğu Almanyalı bir kadın vardı. İ�te Urban ve Dieter ile entegrasyonu konu�maya ba�ladık. Ama hiç kimse bana 45 dakika entegrasyon hakkında ne dü�ündüğümü sormadı. Bu ikisi de Almanya�nın önde gelen aydınlarıdır, malum. Olayları son derece ele�tirel ele alan, bilinçli yakla�an iki insan. Ama yanlarında oturan yabancıya, entegrasyonu 30 senedir oyunlarına konu etmi� bu adama, yani bana sormadan tartı- �ıyorlar. Urban�ın yardımcısı o Doğu Alman kız, sonunda dayanamadı ve �Yahu tam Alman gibi davranıyorsunuz. Bu adam entegrasyonla ilgileniyor, ben üç oyununu seyrettim, hep entegrasyonla uğra�ıyor, tenezzül edip ona bir sormuyorsunuz� dedi.
- �a�ırdılar mı?
�İNASİ DİKMEN- Bunlar tabii hemen �Aaa, hakikaten, yahu sen ne diyorsun bu konuda �inasi? � demeye ba�ladılar. Demek istediğim, böyle insanlar bile unutuyor bizleri. İslam hakkında mesela hiçbir �ey bilmiyorlar. Benim bununla ilgili büyük iddialarım yok, ama ben sonuçta İslam kültüründen geliyorum, o kültürü, iyi ve kötü taralarını, artık neyseler, almı�ım ve bir ba�ka kültürün içine gelmi�im. O nedenle, benim İslam kültürüm senden fazla, o halde bana sor, bana sormadan karar verme... Böyle i�te... �Rahmetli� Dieter ile, �mekânı cennet olsun�, çok tartı�tık. Ona da �Bilmiyorsun� dedim, �Bilmediğin bir �ey hakkında ne tartı�ıyorsun; bir bil, oku. Benim Hıristiyanlık hakkında bildiklerimin yüzde 10 kadarını bile sen Müslümanlık�la ilgili olarak bilmiyorsun. Ama ben Hıristiyanlık hakkında genelgeçer yargılar vermedim ki, �u �öyledir diye. Çünkü sen de Hıristiyan�sın, piskopos da, sokaktaki insanlar da... � Neyse böyle �eyler söyledim Dieter�e o ak�am. Bizim getirdiğimiz farklılıklardır bunlar. Ba�ka bir kültürü tanıtıyoruz aslında. Biz Türk kültüründen yeti�tiğimiz için daha çok Alman kültüründe gördüğümüz garip �eyleri gösteriyoruz. Kendi kültürümüzdeki acayip yanları da Almanlara aktarıyoruz. Böylelikle bir kültür kar�ıla�tırması yapıyoruz.
- Ya genç ku�ak? �İNASİ DİKMEN- Burada yeti�en çocuklar Türk kültürünü bizim kadar bilmiyorlar. Onlar Türk kültürünü sanki ikinci elden ya�amı�lar. Biz ise Alman kültürünü ikinci elden ya�adık. Bizim gençler daha çok Almanca ve Almanya�yı biliyor. Ama onların getirdikleri tiplemeler kendi insanlarının tiplemeleri; Alman ve Türk tiplemeleri. O bakımdan da aramızda bir fark var.
- Galiba �inasi“ ikmen’ i bu alanda bir tür milat olarak anacağız. Gerçi �imdilerde sözünü ettiğimiz genç ku�aktan bir Bülent Ceylan 50 bin seyirciyi Frankfurt Stadı’ na toplayıp güldürebiliyor, ama... �İNASİ DİKMEN- Dediğim gibi, onlar Türkleri ikinci, üçüncü elden biliyor. Almanya ve Almancanın içine doğmu�lar, bizlerse Almancayı sonradan öğrendik. Bu da önemli bir fark.
- İyi de, bu ku�aktan biri çıkıp �imdi �Ben kabare, tiyatro kuracağım� falan der mi?“ jango Asül, Fatih Çevikkollu, Murat Topal, Bülent Ceylan...“ iyebilirler mi böyle bir �ey? �İNASİ DİKMEN- Ben tiyatro açmaktan niye korkayım? Ne ister bir tiyatro? İyi bir program ister. İyi bir metin ister. Ben
16