8 8 | Page 9

Vertov, her ne kadar SSCB ulusal film komitesinin bir parçası olsa da filmlerindeki birinci önceliği propaganda değildi. Tam da bu sebeple Stalin döneminde Vertov unutuldu ve filmleri devlet tarafın- dan desteklenmez oldu: II. Dünya Savaşı dönemi Alman ve İtalyan faşist rejimlerinde ise toplumla- rı harekete dahil etme amacıyla onlarca propaganda kurmaca ve belgesel filmi yapıldı. Bu filmler- de, film dili tamamen manipülatif amaçlar güttü ve anlatının öğeleri politik yüceltme ile kahramanlaş- tırmaya hizmet etti. Leni Riefens- tahl’ın yönettiği Triumph of the Will, bu filmler arasında sinema ta- rihinde en belirgin izler bırakandır. Vertov’un ve Eisenstein’in geliş- tirdiği anlatım yöntemlerinden etkilenen Riefenstahl, belgeselini tamamıyla stilize bir şekilde Hit- ler’in yüceltilmesini hedefleyerek çekti. Yani belgesel sinema bu dönemde, manipülatif anlatım yöntemlerinin gerçek objeler üze- rinden uygulanmasıyla herhangi bir kurmaca filmin yakalayamaya- cağı bir etki yakaladı. Çünkü “ger- çek”, “gerçek hikaye” ve “yaşan- mışlık” bugün de olduğu gibi o dönemde de en etkileyici olandı. Seyirci, temelinde bir temsil sa- natı olan sinemadan her zaman “gerçeği” bekledi ve beklemekte.