2014-2015 | Page 14

NE ARA Ne ara bu kadar karamsar olduk? Ne zaman bıraktık gülümsemeyi, Yalandan da olsa? Hani nerede çocukluğumuzun Masum gülüşleri, Tatlı hayalleri? Nerede bıraktık onları? Neden bıraktık, Hayatımızın en anlamlılarını? Neden düşünmedik, Yarının düşlerimizi… Umutlarımızı… Planlarımızı… Umutlarımızı… Heveslerimizi… İçine sığdırabileceğini Hem de her birimizinkini… Neden gülümsemedik? Kim ne derse desin, Ne olursa olsun, Gözümüzdeki bir buğuya kurban Canlara inat, Neden gülümsemedik? Neden inandık her söze, Ardından üzüleceğimizi bilerek? Gözler kalbin aynasıymış; Ne yalan söz ama? Değil midir ki gözler; En büyük duyguların en âlâ yalancıları? Bildik ama yanıldık. Bu mudur hayatın gerçeği? Oysa ne güzel olurdu, Dillerden dürüstlüğün ödün vermemesi. Ve ey umut , Neden doğmadın hala; Karlı tepelerin ardından? Bu kadar naz yorar insanı, Usandırır! Beklemek öldür adamı! Gel artık, Neredeysen, Nerede unuttuysan kendini ve bizi Bul ve Umudu bekleyen yüreklere gel! Godo’yu bekler gibi beklerken seni Bir de gördüm ki Beklerken seni Tüketmişim her şeyi Zamanı, umudu, gülüşleri… Sıla ŞAHİN 11-A SEN KİMSİN Yaşam bir müebbettir bazen, Sevgi ise parıldayan bir umut, Dört duvar arasında, penceredeki ışıktır, Hayat kavgasında uzanan bir eldir adeta, Boğulmaya bir nefes kala gelen kayıktır. Kış zamanı sarıldığın sıcacık yorgan... Kelimeleri ağlatırken yardımcı olan kalemdir. Yalnızken sana sımsıkı sarılan, Gökyüzünde sonsuzluğa açılan yelkendir. Hayatla ölüm arasındaki ipi tutan, Gözlerine bakınca kaybolduğun evrendir. Yörüngede seni aşka bağlayan. Dağlarda melül melül melediğin sestir sevgi, Uçurum kenarında gözünü kapatan. Kara toprak için yağmur sesidir, Gökyüzünde martı gibi taklalar atan. Küçük bir çocuk için tahtadan yaptığı oyuncaktır, Çölde bir başına kalanlar için bir damla su. Benim içinse sevgi sensin, Kalbimin başköşesinde taht kurmuş oturan. Nurullah ARSLAN 9-A Öğrencinin yazısı Erzurum Belediyesi’nin düzenlediği “Erzurum Yazarlarını Arıyor” adlı yarışmaya gönderildi. THE CLAPPER 2014 - 2015 14