ÖÇED AĞUSTOS 2017 E-DERGİ Öçed AĞUSTOS E-Dergi | страница 19

SÖYLEŞİ Evde başka nelere dikkat edilmeli? Ev genelinde kırılacak, cam niteliğinde süs eşyaların bulundurulmaması onun dışında kesici delici aletleri çocuğun ulaşabileceği bir yerde saklanmaması, bir odayı sünger oda haline getirmek ve çocuk çok sıkıldığında kapıyı kapatarak orada enerjisini boşaltmasına çalışmak önerilebilir. Küçük çocuklarda trambolin çok işe yarıyor. Çok aktif, çok sinirli olduğu zaman trambolinde zıplamak enerjisini attırtıyor. Çünkü o öfke nöbeti bitene kadar konuşmanın bir anlamı yok. Demir parmaklık bazen iyi oluyor, çünkü kendimi atacağım durumlarıyla da karşılaşılabiliyor. Her çeşit tedbirin mutlaka alınması gerekiyor. Spora yönlendirmenin olumlu katkıları oluyor mu? Çok olumlu katkıları oluyor. Sporu çok destekliyorum. Koşu, yüzme veya çocuğun vücudu esnekse jimnastiğe yönlendirilebilir. Teşhisten sonra nasıl bir yol izlemek gerekiyor? Teşhis ne kadar erken olursa o kadar iyi ve hızlı yol alınıyor. Sosyal beyinin gelişimiyle ilgili bölümde hasar var ve beynin gelişmesi bir çocuk 5 yaşına vardığında yetişkin beyin hacminin %90’ına geliyor. İlk 5 yaş bu açıdan çok önemli. Özel eğitim de önemli çünkü bu hasarlı olan bölgeyi “bak gözüme, bak gözüme”, “at”, “ver, al” gibi pratikler yaptırarak beynin o bölümünü aslında uyarıyoruz. Beynin plastisite özelliği var 5-6 yaşına kadar. Yani sünger gibi esneyebiliyor, yapı değişebiliyor. Ondan sonra yetişkin formatına giriyor ve kalıyor. Dolayısıyla bu esneyebilme periyodunda biz beyni eğiterek, şartlandırarak nörokimyasalların kıvamını değiştirmek gibi bir çalışma yapıyoruz aslında. Özel eğitimin tam da açılımı bu. Şartlandırarak öğretiyoruz, çok tekrar ediyor ve çok tekrar edince beyin otomatik olarak onu hatırlamaya çalışıyor ve öğreniyor. Bu çalışmalarla beynin sosyal kısmı gelişme gösteriyor. Asla sıfır kilometre haline gelmiyor. Gerçek otistik spektrum bozuklukları en küçük yaşta dahi teşhis edilse, en baştan tekrar yaratılmış gibi düzelmez. Ama ne kadar erken yaşta başlarsa, ne kadar özel eğitim alırsa o kadar olumlu cevap alınabilir. tüküren, duvarlara vuran, eşyaları kıran, apartman dairesinde zapt edilmesinin zor olduğu çocuklar görüyoruz. İkincisi takıntılar artıyor. Zaten otizmdeki çocukların takıntıları vardır. Ellerinde, yanlarında bir şişe kapağı, pet şişe, şampuan şişesi gibi şeyler taşırlar ve o ellerinden alındığında kıyameti kopartırlar. Bazı lafların söylenmesi, kelimelerin telaffuzu, dükkanların önünden geçerken broşürlerin alınması, balonlar… Sınırsız takıntı sayabilirim. Bu takıntılarla ilgili bir sekte olduğu zaman öfke nöbetine girebiliyor. Sokakta bir yerden bir yere giderken de olabiliyor. Takıntıya bağlı öfke nöbetinin ne zaman tetikleneceğini bilemiyorsunuz. Ergenlikte çok ciddi davranışsal sorunlar bu ikisiyle ilgili olarak ortaya çıkabiliyor. Üçüncüsü anormal, istenmeyen cinsel davranışlar… Mahremiyete önem vermeden insanların içinde cinsel organıyla oynama büyük sorun teşkil ediyor. Çünkü o zaman çocuklar cinsel istismara açık oluyorlar, korumak gerekiyor. Dolayısıyla bu üç faktörü çok net olarak görüyoruz ve davranışsal sorunlar için ilaç vermemiz gerekiyor. Öfke nöbetindeyken otizmli çocukla konuşmak mı, konuşmamak mı gerekli? Onu yatıştırmak için neler yapılabilir? Asla yapılmaması gerekenler neler? Bir kısım aile çocuğu öfke nöbetine girmesin Teknolojik araçlar çocukların zeka gelişimini nasıl etkiliyor? diye çocuğunun her dediğini yapıyor çünkü Belli bir düzeye kadar olanı geliştiriyor ama kendini fazlasıyla çaresiz hissediyor. Bir kısım eğer çocuk bütün gününü bu araçlarla beraber aile de sanki çocuk dediklerini anlayacakmış geçiriyorsa o zaman sosyal uyaran almıyor ve az gibi uzun uzun açıklamalar yapmaya giriyor. önce anlattığım plastisite özelliğinden dolayı Uzun açıklamadan bu çocuklar sıkılıyorlar. beynin o tarafı kullanılmıyor. Kullanılmadıkça Orada hedefe kilitlenmiş istiyor, o nedenle da köreliyor ve gerçekten beynin sosyal tarafı uzun açıklamalar pek anlamlı olmuyor. gelişmiyor. Otizmin etiyolojisinde bazen beyin Takıntıları olabildiğince çeşitlendirmek önemli. normal olarak doğuyor. İlk bir yıl çok önemli. Örneğin takıntısı şampuan kutusuysa, “sana Bebek bu dönemde toksik maddelere veya anne başka bir şey vereyim” denilebilir. Takıntıyı her mahrumiyetine maruz kaldıysa, güvensiz seferinde, her şeyde çeşitlendirin ki aynı bağlanma varsa aynı şekilde sosyal beyin takıntının devamında ısrar etmesin. Küçük bozuluyor. Bazı uzmanlar gıda alerjileri de aynı tutturmalarda bu çeşitlendirme yapılabilir. etkiyi yapıyor dedi. Aşılar civa oranlarından Kendine zarar verme davranışında yastıklardan dolayı bir dönem sorumlu tutuldu. Toksik olan yardım alınabilir. Kafasını duvara vuruyorsa her şeyi büyük şehirde yaşadığımız için zaten küçük yastıklar, yastığı duvarla kafası arasına istemeden alıyoruz. koymak iyi bir çözüm. O zaman kafa değmiyor duvara, o hazzı almıyor ve bırakıyor. Tabii Otizmli çocukların ergenlik dönemi dökülecek kırılacak eşyaları da çok fazla evde sorunları neler olarak karşımıza çıkıyor? bulundurmamak gerekli. Ergenlik dönemi çok sıkıntılı geçebiliyor. Bağıran çocuklar, annesine vuran, ısıran, Otizmli ergenlerin beslenme sorunları için önerileriniz nele r? Genellikle bu çocukların takıntıları olduğu için tekdüze bir diyetten beslenme söz konusu oluyor. Bunda da çocuğu sinir etmeden yine takıntılarının çeşitlendirilmesi iyi oluyor. Ne kadar çok çeşitlendiriyorsanız o kadar yeme kalitesi de düzeliyor. Ama “ye, hadi ye” diye ısrar etmemek, bir de elinde tabak peşinden koşmamak gerekiyor. Küçük çocuklarda 3 ana öğün 3 ara öğün; yaş biraz daha büyüdükçe 3 ana 2 ara öğün öneriliyor. Öğün saatlerine bağlı kalmak da önemli. Bir de gıda alerjisi konusu var. “Acaba bu çocuğun bazı gıdalara alerjisi var mı” diye endişe ediliyorsa kan tahlillerini yaptırabiliyoruz ve eğer varsa diyeti buna göre düzenleyebiliyoruz. Türkiye’yi özel eğitim konusunda dünyanın neresinde buluyorsunuz ve özel eğitim merkezlerine önerileriniz neler? Aslında Türkiye özel eğitim konusunda iyi ama profesyonelleşmiş yani dala özgü olarak çalışan özel eğitimci çok fazla yok. Down sendromlu çocuk da özel eğitim alıyor, genel zeka geriliği olan çocuk da, otizmli çocuklar da özel eğitim alıyor. Dikkat eksikliği, hiperaktivite bozukluğu ve konuşma bozukluğu olan da özel eğitim alıyor… Birçok ayrı kategori var ve hepsinin algoritması çok farklı. Dolayısıyla bunların biraz daha üst ihtisaslaşması gerekiyor. Bu konudaki eleman eğitimine okullarda daha olanak tanımak gerekiyor diye düşünüyorum. Çünkü her otizmli çocuk ailesi bu konuda özel eğitmen bulamayabiliyor. Bu en büyük sıkıntı. İkincisi de bu özel eğitim merkezlerinin aşırı kalabalık olması ve bazen her kurumda layıkıyla yapılamıyor olması. Bu açıdan şeffaf olan kurumlar tercih edilebilir, çünkü buralarda kamera kayıtları yapılıyor. Haftalık geri bildirim yapılması da önemli. Kendisinin farklı olduğunu hisseden otizmli çocuklar depresyona girebilir mi? Depresyonun işaretleri neler? Dört başı mamur otizmde biraz zor, çevreyle ilgilenmediği için. Ama bu bir spektrum ve az kapalı otistikler de var. Onlar fark edebiliyorlar, “ben arkadaşımdan farklıyım” diyorlar ve bu durum depresyona itebiliyor. İkincisi Aspergerliler çok net fark ediyorlar. Bazıları gerçekten üzülüyorlar, otizmli çocuk depresyona girmeyecek diye bir kural yok. 19 | AĞUSTOS 2017 | ÖÇED