FARKINDALIK
Mevcut işinde mutlu musun?
Biraz beyin fırtınası yapalım mı? Gerçekten paraya ihtiyacın olmasaydı şu an ne yapmak
isterdin? Nasıl bir iş yapmak isterdin? Neler değişirdi hayatında? Verdiğin cevaplarda mevcut
işinden çok farklı bir yerde misin? O zaman kitabı sonuna kadar okumanı tavsiye ederim. Peki
verdiğin cevaplar şu anki işini tamamen yansıtanlar, hayatında hiçbir değişiklik yapmak
istemeyenler, sizi de şöyle seyirci koltuklarına alabiliriz.
Maaşlı çalışırken hep bir mucize olsun hayatım kurtulsun isterdim. Evlilik
aşamasındayken evlenince her şeyin bir düzene gireceğini daha mutlu olacağımı düşünüyordum.
Yurtdışına taşınmayı düşünüyordum. Böylece daha mutlu olabilecektim. Hayır, tamamen yanlış
düşünceler. Hep kendimi başkalarıyla kıyaslıyor, dışarıdan mutluluk gibi görünen ancak içine
girdiğinde mutsuzluklarla dolu hayatlara özeniyordum. Çünkü herkes mutlu gibiydi.
Benim Hikayem bölümünde de anlattığım gibi ben İnşaat mühendisliğini isteyerek
okumamış ve isteyerek bu mesleği yapmıyordum. Bunu çalışmaya ara verince fark ettim.
2000 yılından beri çalışanların iş ve işyerleri ile ilgili tatminlerini anket ile ölçen Gallup,
200 ülkede yapılan anketin sonucunu açıkladı. Sonuca göre çalışanların %85 ‘i işlerine duygusal
olarak bağlı hissetmiyorlar. Duygusal olarak bağlı demek tutkulu çalışmıyorlar ve derin bir bağ
hissetmiyorlar demektir. Çalışanların %62 ‘si için bağlı hissetmemek demek mutlu olmadıkları
anlamına gelmektedir. %23 ‘ü için ise işlerinden gerçekten nefret eden bir kesimden
bahsedilmektedir. Çalışanların sadece %15 ‘i işlerinden memnun. %85 oranı oldukça yüksek bir
rakamdır. İşlerine bağlı hissetmeyen ve bir amacının olmadığını düşünen bireyler tüm
yaratıcılığını, problem çözme yeteneğini kaybetmektedir. Bu da üretkenliği baltalamaktadır.
Basma kalıpların dışına çıkamayan bireylere dönüştürür. Adım atamaz hale geliriz. Hep
birilerinden onay alma ihtiyacı hissederiz.
Bu kitapla sana bize dayatılan düşünce tarzından nasıl kurtulabileceğini adım adım
anlatacağım. Bu benim misyonumdur artık. Mümkün olduğunca çok kişiye ulaşabilirsek o kadar
Dünya ‘yı yaşanabilir bir alana çevirebiliriz.
6