ÖZLEM NAZLI
YILDIRIM BEYAZIT ORTAOKULU
Benim hikayem ortaokul yıllarıma
dayanır. 7. sınıftaydım. Celal adında bir
arkadaşım vardı. Çok severdim onu.
Annesini kaybetmişti. Biraz hassastı,
duygusaldı. Belki annesizliğinden belki masmavi derin gözlerinden bilmem kalbim
ona karşı çok yumuşaktı. Arka sıramda oturuyordu. Dersler de yardımcı oluyordum.
Sohbetlerimiz
keyifliydi.
Ben ikiz doğmuş hayata tekiz devam etmiş biriyim. Çok düşük kilolu ve ufak
doğmuşum. Annem babam da minyon. dolayısıyla ben de minyonum. Boyum bir
metre elli santim. O güne kadar bu konu ile ilgili hiçbir rahatsızlık hissetmemiştim. O
gün Celal boyumun kısalığı ile ilgili bir şeyler söyledi. Canım çok yandı. Çok üzüldüm.
Çok ağladım. Gözlerim kıpkırmızı oldu. Celal de çok üzüldü. Söylediğine bin pişman
oldu ama gönül şişesi bir kez kırıldı. Celal'e küstüm. O günden sonra Celal ile bir
daha
konuşmadım.
Celal o yılın sonunda okulu bıraktı. Çalışması gerekiyordu. Aile ekonomisine
katkı sağlaması gerekiyordu. Kırgın ve küskün ayrıldık. Şimdiki aklım olsa bu konuyu
uzatmaz, Celal'e küsmezdim.