32
Furkan Okuyucu
32 başarısız isyan girişiminin sorumlusu yılmaz karakter
Albay Aureliona Buendia’ya ithafımdır.
Üstünden bir elin parmaklarından fazla ay geçti. O zamanlar beş gün
boyunca günde yirmi saatimi ateşten başım ağrıyarak geçirdim. Sürekli yatmak
uyumak insanın sırtını ağrıtıyormuş öğrenmiş oldum. Gerçi boş gezenin boş
kalfası olmam yatıp uzanmalarım için yeterli vakti sağlıyordu. Ama bu
başkaymış. Daha tazeleyici. Bu özellikleri benim aklımın başına G3 mermisi
gibi gelmesini sağladı. Dinç hissederek uyandığımda topraktan yeni sökülmüş
soğan etkileyiciliğindeki iplik iplik ter kokum ve aklımın köşe bucak
temizlenmişliğinin çamaşır kokularını tek ben fark etmemiş olacağım ki yirmi
beş senelik sadık bakıcım ve usanmaz kollayıcım sende başkalık var dedi. “ oo
başkalaştım demek, umarım samsa muamelesi görmem” dedim. Bu benim
yapacağım türden bir espri değildi özellikle mideden gelen kararlılık kitap
okuduğumu belli edici gösteriş heveslisi esprime güldürmeye zorluyordu.
Usanmaz kollayıcım da samsayı tanımamasına rağmen sahip olduğu nitelikleri
gereği güldü, omzuma elini koydu “ senin karnın açtır şimdi, dolapta
sakladığım köy tavuğuyla öyle bir çorba yapmışım ki yağı çorbanın suyunu
sarıya kesti, tavuğun eti de liğme liğme damağı azdırır cinsten. Kaynatayım da
getireyim sonrada ilaçlarını içersin” diyerek mutfağa gururla ilerledi. Ne tarifti
yahu midemdeki kararlılığa gurultuları da eşlik etmeye başlattı.
Ben de oturup düşünmeye başladım. Yirmi beş senedir -yok yok on üç
senedir diyeyim ergenlikten alalım hesabı- beklediğim dönüm noktasının şu an
içinde miyim? Ben Bay C. gibi beklenen geldiği zaman kurtulacağımı
düşünüyordum. İkinci göndermede geldi. Keh-keh-keh. Aslında beklenen
gelmişti ya. Ya da ilk geleni beklenen sanıp dört kolumun üç virgül doksanıyla
sarılmıştım. Sıfır virgül onuyla da ne olur ne olmaz niyetiyle güvenceli
kendime sarılma saklaması yapar fikrindeydim ama yetmedi.
O zamanlar bana göre İbrahim’in ateşinden şu yeni çıkan termometrelere
göre – yeni termometreler hiçbir zaman doksanların samimiyetini taşıyan
civalıların yerini tutmayacak ama zaman işte zorlan ayak uydurtuyor- 40
15