ti. “Gay değilim, Charley” diye seslendi. “Anlamaya çalışıyo rum.”
Nereye varmaya çalıştığını çok iyi bilsem de, “Neyi anla maya
çalışıyorsun?” diye sordum. Benim gibi bir kız, Reyes gibi bir
adama nasıl bulaşırdı? Hikâyenin tamamını bir bil seydi... Ama bu
iyi bir fikir değildi, çünkü Garrett gerçeği bilse, Şeytan’m oğluna
âşık olduğum için beni akıl hastanesine yollardı.
“Tamam, kötü çocuk olayını anlı yorum, ama hüküm giymiş
bir katille ne işin olabilir?”
Pantolonumdaki yağ lekesi şaşırtıcı bir biçimde tenime bu laşmamıştı, yani yine duş almama gerek yoktu. Odam hâlâ afet
bölgesi modunda olduğundan yerdeki yığını karıştırdım,
katlanılabilir bir blucin buldum, ayağıma şahane bir çift çizme
geçirdim ve biraz canlanmak için banyonun yolunu tuttum.
“Sanırım çiçeklerini sulamalısın” diye seslendi Garrett. “Ah,
onlar yapma.” Ya penceremin önündeki çiçeklere bakıyordu ya
da evimdeki küf sorunu kontrolden çık ıyordu. Uzun bir
sessizlikten sonra, “Bunlar yapma mı?” diye sordu. “Evet. Yapma
olduklarını çaktırmamak için biraz sprey boya, biraz çakmak gazı
ve işte! Can çekişen yapma çiçekler.” “insan evinde neden can
çekişen yapma çiçek bulundurur ki?” diye sordu.
“Çünkü bakımlı olsalardı, beni tanıyan herkes onların yap ma
olduğunu anlardı.”
“Evet, ama önemli olan bu mu?”
“Herhalde yani.”
Banyomun oturma odasına açılan kapısının tıklatıldığını
duydum, sonra kapı yavaşça açıldı. Garrett orada durup banyonun
kapısındaki levhayı okurken ona, “Evet?” diye sordum. Kapıda
“Ölüler bu kapının ötesine geçemez” yazıyordu. Bu ne de olsa
benim banyom, kutsal sığınağımdı. Tabii, levha her zaman işe
yarıyor sayılmazdı. 2B’deki ölü adam, Bay