teri” dedim isteksizce. Tecavüz kesinlikle ihtimallerden bi riydi.
“Herhangi bir şeyden bahsetti mi?”
Söylediklerim karşısında endişelenen Wanda, “Hayır” dedi.
“Onu konuşturmaya, onu neyin rahatsız ettiğini öğrenme ye
çalıştık, ama Mimi reddetti. Konuyu ne zaman açsak, düşmanca
davranıyordu. Bu hiç ona göre bir şey değildi.”
Warren da kadının kaybolmadan önceki davranışlarından
bahsederken aynı kelimeleri kullanmıştı. Hiç ona göre bir şey
değil.
“Daha dikkatli olmalıydık” dedi Harold, suçluluk dolu bir
sesle. “Sebebin Janelle olduğunu düşündük. Lisenin nasıl olduğunu bilirsiniz.”
Bilmez olur muydum?