Test Drive | Page 5

Sonuç olarak, Anne kazasız belasız geldi. Babamın onunla birlikte imparatorluk iskelesinden çakıllı patikaya çıkıp saraya doğru yürüdüğünü gördüm. Birinci kattan aşağı bakarken bile elbisesinin salınışını, pelerininin hoş kesimini görebiliyordum ve pelerinin, etrafında dalgalanışını seyrederken içimden bir an safça ona imrendim. Gözden kaybolana kadar bekleyip sonra telaşla kraliçenin dinlenme, odasındaki sandalyeme koştum. Beni, kraliçenin halılarla kaplı odalarında kendi evim-deymiş gibi rahat görmesinin iyi olacağını planlamıştım. Ayağa kalkıp onu zarafetle ve bir yetişkin olarak karşılayacaktım. Ama kapılar açılıp içeri girdiğinde aniden duygularıma yenik düştüm, "Anne!" diye bir çığlık kopararak fırlayıp eteklerimi hışırdata hışırdata ona koştuğumu fark ettim. BOLEYN KIZI ¦ 7 İçeri başı dimdik, o kibirli bakışlarını savurarak giren Anne de aniden on beş yaşında asil bir genç kız olmaktan çıkıp kollarını boynuma savuruverdi. "Uzamışsın," dedi nefes nefese, kollarını sıkı sıkı belime sarıp yanağını benimkine bastırırken. "Kocaman topuklarım var." Tanıdık parfüm kokusunu içime çektim. Sıcacık teninden sabun ve gül, kıyafetlerinden lavanta kokusu geliyordu. "İyi misin?" "Evet, sen?" "Bien sur/ Nasıl gidiyor? Evlilik?" . "Kötü değil. Güzel giysiler falan." "Ya kocan?" "Çok asil. Sürekli kralla beraber, en tuttuğu adamlarından." "Yaptınız mı?" "Evet, yıllar oldu." "Acıdı mı?" "Hem de nasıl." Yüzümdeki ifadeyi çözmek için geriledi. "Çok da değil canım," dedim, lafı çevirerek. "Nazik olmaya çalışıyor. Bana hep şarap ver