Gore da ĢaĢırdı. "TeĢekkürler, Doktor," dedi yumuĢak bir sesle. "Ama hastamızla
kalsanız daha iyi olacak, sizce de öyle değil mi?"
Goodsir kıpkırmızı kesildi.
"Best benimle gelecek," dedi Teğmen. "ÇavuĢ Des Voeux, ben dönene kadar
takımın sorumlusu sayılacak."
"Emredersiniz," dedi iki adam aynı anda.
"Best ve ben yaklaĢık üç saat sonra yola çıkacağız ve elimizden geldiğince güneye
gideceğiz. Yanımızda sadece tuzlu domuz, mesaj kutusu, birer ĢiĢe su, mola vermek
zorunda kalabiliriz diye birkaç battaniye ve bir tüfek alacağız. Gece yarısına doğru döneriz
ve buzda, saat dört gibi sizinle buluĢmaya çalıĢırız. Hartnell'i saymazsak, gemilere
dönerken yanımızda daha hafif yükümüz olacak. Ayrıca artık basınç sırtlarını en iyi hangi
noktalardan geçeceğimizi biliyoruz. Bu yüzden bahse girerim beĢ değil, üç gün içinde geri
dönebiliriz."
"Bay Des Vouex. Best ve ben yarından sonra on ikiye kadar dönmezsek Hartnell'i
alın ve gemiye geri dönün"
"Emredersiniz."
"Er Pilkington, çok yorgun musunuz?"
"Evet, komutanım," dedi otuz yaĢındaki denizci. "ġey, yani hayır, komutanım.
Emrettiğiniz her Ģeyi yapmaya hazırım."
Gore gülümsedi. "Güzel. O halde bu üç saatlik nöbeti sen tut. Günün sonunda kızak
takımın mesajı bıraktığımız yerde kamp yaptığında uyumasına izin verilecek ilk kiĢi sen
olacaksın. Çadırda kullanmadığımız bir saçma tüfeğini al ama çadırın içinde kal. Arada bir
kafanı dıĢarı çıkarman yeterli."
"Emredersiniz, komutanım."
"Bay Goodsir?"
Cerrah, Gore'u dinlemek için baĢını kaldırdı.
"Lütfen Bay Morfin'le beraber Bay Hartnell''i çadıra taĢıyın ve onu rahat edeceği bir
yere koyun. Birbirimize sokulup uyurken Tommy ortamızda olsun ki üĢümesin."
Goodsir baĢıyla onayladı ve hastasını uyku tulumundan çıkarmadan, omuzlarından
tutarak taĢımaya baĢladı. Bilincini yitiren Hartnell'in kafasındaki ĢiĢliğin büyüklüğü cerrahın
küçük, solgun yumruğu kadardı.
"Tamam," dedi Gore diĢleri titreyerek. Düzeltmeye çalıĢtıkları yırtık pırtık çadıra
bakıyordu. "Diğer yorganları serelim ve yetimler gibi birbirimize sarılarak bir iki saat
uyumaya çalıĢalım."